Sentence examples of "infilak etti" in Turkish

<>
Ve bu fotoğraf insanoğlunun bilincinde adeta infilak etti! И одна эта фотография взорвалась в сознании человечества.
Efendim. Sektör G'deki bir mayın az önce infilak etti. Сэр, мина в секторе девять-джи только что взорвалась.
Bayan Hightower Müvekkilimle yemeğe çıkmayı kendisi kabul etti. Мисс Хайтауэр сама согласилась пообедать с моим клиентом.
Ya bomba infilak ederse? А почему мина взорвалась?
"Hepimizi yok etti, üstüne madalya verdiler." Он погубил своих, и получил за это медаль.
Ama eğer araba burada infilak ettiyse oluşan şok dalgaları tepe tarafından emilmiş olmalıydı, değil mi? Но если бы машина взорвалась здесь, ударная волна была бы поглощена склоном, так ведь?
Whitmore kraliçenin gemisini yok etti, kızı ise kalkanını devre dışı bıraktı. Уитмор уничтожил корабль королевы, а его дочь вырубила её защитное поле.
O zaman lanet arabanın nasıl infilak ettiğini açıkla! Тогда объясни мне как машина взорвалась к чертям!
yüzyılda, Kara Ölüm Avrupa'nın neredeyse tamamını yok etti. В -м веке Черная смерть уничтожила почти всю Европу.
İlaçları almamda ve randevuları takip etmemde bana yardımcı oldu. Evraklarımın kopyasını çıkarmamda yardım etti. Она помогала мне вести учет лекарств и их выписок, хранила копии моих документов.
Sixtus ailemi yok etti. Сикст уничтожил мою семью.
Sepsis ile enfeksiyon üç gün daha beynini öldürmeye devam etti. За три дня инфекция и сепсис полностью уничтожили его мозг.
O tepede onu öldürdün ve Bay Cicero da aracında bu durumu temizlemeye yardım etti. Ты убил её там, на холме и мистер Цицерон позволил использовать свой фургон.
Sihir ailemi yok etti. Магия уничтожила мою семью.
Görevinden istifa etti ve Şerif Constantino'yu şehrin yönetimi konusunda yetkilendirdi. Он покинул свой пост и назначил шерифа Константино исполнительным главой.
Sonunda, canıma tak etti. И моему терпению пришел конец.
Dedektif Stabler Leslie Bello tecavüzcüsü olarak kimi teşhis etti? Детектив Стэблер, в ком опознала Лесли своего насильника?
Yargıç mahkeme sırasında Ian Brady'nin suça başlayan ve cinayetleri işleyen kişi olduğunu açıkça beyan etti. Судья ясно сделал различие, что Иэн Брэйди был инициатором этих преступлений и фактическим убийцей.
Anılarımı silmek için anneme neden yardım etti peki? Тогда почему он помог маме стереть мои воспоминания?
Maggie kardeşini mi tehdit etti? Мэгги что-то сделала твоей сестре?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.