Sentence examples of "kalbi" in Turkish

<>
Kalbi rahatsız yaşlı bir kadın yürüyüş, sıcak. Старая женщина, больное сердце ходьба, жара...
Cesur bir kalbi, sağlam bir aklı ve güzel saçları var! Он храбр сердцем, у него хорошие мозги и красивые волосы!
Evet ve kalbi ölen bir kedi gibi ses veriyor. Да! И ее сердце звучит как умирающая кошка!
Ama bir yapı oluşturup, bir bebeğin kalbi için biyolojik kanal oluşturabilirim. Я бы могла создать биологический каркас и создать трубку для сердца ребенка.
Şu anki şartlarda bile, kalbi bizimkinden iki kat daha güçlü. Даже в его состоянии его сердце вдвое сильнее вашего или моего.
Gittikçe kötüleşiyor. Peki, kalp problemi rastlantı değilse? Sanrıya kalbi neden olmamışsa? А что если сердце это не совпадение, и не оно вызывало галлюцинации?
Happy'nin kalbi bir süre durmuş olabilir. Возможно, сердце Хэппи ненадолго остановилось.
Sanırım Wendigo aşık insanlara saldırıyor ya da en azından iyi bir kalbi olanlara. Кажется, этот Вендиго нападает на влюблённых или на людей с добрым сердцем.
Kalbi ve akciğerleri ciddi derecede tehlike altında ve böbrekleri çöküyor. Ее сердце и легкие под угрозой, и почки отказывают.
Ama kalbi olmadan ufalanmaya başlayan Te Fiti doğurmuş o korkunç karanlığı. Но лишённая сердца Те Фити начала разрушаться. Она породила страшную тьму.
Kalbi tekrar atmaya başlamak için çok zayıf. Сердце слишком слабо, чтобы снова запуститься.
Japonya'nın savaş sonrası döneminin çoğunda, shotengai, şehir yaşamının kalbi olarak sunuluyor. Для большей части Японии послевоенного периода, шотенгай был сердцем японской городской жизни.
Rhys'in kalbi burada beklemesine hiç gerek yok. Да. Рису не обязательно ждать сердце здесь.
Sanırım bu cam şey makinenin kalbi gibi bir şey. Я думаю, эта стеклянная штуковина - сердце машины.
Bu üniversite Alman biliminin kalbi konumunda. Этот университет - сердце немецкой науки.
Eksik olan malzeme, bir soydan gelmeyen bir vampirin kalbi. Недостающий ингредиент - это сердце не из кровной линии вампиров.
Ona Ateşin Kalbi gibi muhteşem bir mücevher alacak kadar. Elmastan daha keskin, kandan daha kırmızı. И подарили такую драгоценность, как "Сердце Огня", крепче алмаза, краснее крови.
Burası Büyük Suçlar Bölümünün kalbi ya da bizim deyişimizle "cinayet odası". Это - сердце Отдела ООП, так называемая "комната для убийства".
Onun kalbi kızımı yeniden canlandıracak ve ona sonsuz gençliği verecek. Его сердце оживит мою дочь и даст ей вечную молодость.
Ani bir adrenalin salınımı kalbi şoka uğratabilir de. Внезапный выброс адреналина так же мог потрясти сердце.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.