Sentence examples of "kapının ardında" in Turkish

<>
O ön kapının ardında Bizi neyin beklediğine dair bir fikrimiz yok. Мы понятия не имеем, что ждёт нас за этой дверью.
O kapının ardında her ne oluyorsa, bunu bilmek zorundayız, tamam mı? Что бы ни происходило за этой дверью, мы должны об этом узнать.
Bu kapının ardında çok fazla düşmanım var. Понимаешь, снаружи у меня много врагов.
Ahşap kapının ardında ne var? Что там за деревянной дверью?
O kırmızı kapının ardında ne olduğunu kimsenin bilmesine gerek yoktu. Никто не должен знать, что за этой красной дверью.
O halde onun kapısı kaleye çıkar, ve bu kapının ardında ölüm var. Тогда та дверь ведет к замку, а эта - к верной смерти.
Eylem kayda alınırken sanatçı yanan kapının önünde duruyor. Художник Петр Павленский позирует журналистам на фоне горящей двери здания ФСБ.
Bu mudur? Bunun ardında onun olduğunu biliyoruz ve kahraman gibi orada dikilmesine göz mü yumuyoruz? Мы знаем, что это он стоит за всем этим, но позволим ему быть героем?
Kapının yerini biliyorum. Birkaç kez kullanmıştım. Я знаю, где здесь дверь.
Önümüzdeki bu kızıl boşluk ne kadar gidiyor ve ardında ne var öğrenin. Узнайте, насколько простираются Красные Земли, и что на той стороне.
Kapının dışına birini dik. Поставьте охранника за дверью.
Bu sırrı asla ardında bırakamazsın. Нельзя оставить этот секрет позади.
Poşetteydi, kapının önünde. В пакете. Перед дверью.
Bu gözlerin ardında ölüyüm. Мёртвый позади этих глаз.
Kapının yanına yemek bırakıyorum, fakat o istemiyor... Я оставляла под дверью, он не хотел...
Koca ve karısının kapalı kapılar ardında gerçekleştiği şeyler seni hiç de ilgilendirmez. Происходящее между мужем и женой за закрытыми дверьми не твое собачье дело.
Kurban, cam sürgülü kapının üstüne düşmüştü. Bu yüzden de her yer kan olmuştu. Жертва, падая, разбила раздвижную стеклянную дверь, так что кровь была повсюду.
Tüm bunların ardında o mu var? Значит, за всем стоит он?
Quinn arka kapının tekme ile kırılmış olduğunu söyledi. Куинн сказал, что задняя дверь была выбита.
Ian Stewart, hemen arkasında, ardında Bedford. Ян Стюарт сразу за ним, следом Бредфорд.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.