Sentence examples of "karanlık ile" in Turkish

<>
Karanlık ile ilgili bir şey yok. Если ты про Тьму, нет.
Karanlık ile yüz yüze geldim. Я лично встречалась с Тьмой.
Güçlü ışınlar, etrafı aydınlatıyor ve mutfağın karanlık köşesi aşıboyasıyla yapılmış bir portreye dönüşüyor. Могучие лучи освещают пространство и темный угол кухни превращается в портрет, написанный охрой.
Diğer Zone yazarları ile hapiste olan Atnaf, hapis cezası değil övgü hak ediyor. Атнаф, вместе с другими заключенными блогерами Zone, заслуживает похвалы, а не тюремного приговора.
"En Kötü Turlar" Portekiz'deki Tatil Yerlerinin Karanlık Yüzünü Gösteriyor Турагентство The Worst Tours раскрывает темную сторону лучшего туристического направления Португалии
Arkadaşın Arkady ile konuştun mu? Поговоришь со своим приятелем Аркадием?
Ve karanlık tümüyle sarmalamıştı. И тьма над бездной.
Bir askerin mızrağı ile öldürüldü. Солдат убил его своим копьем.
Çok karanlık, korkuyorum. Я же боюсь темноты.
Evet, kardeşim Charlie Babbitt ile birlikte yaşamak isterim. Да. Я хочу остаться со своим братом Чарли Бэббитом.
Karanlık derinliklerden korkuyor musun? Боишься кануть во мрак?
Örneğin, Trip Hansen yeni yönetici olduğu ofisi ile hava atıyor. Например, клерк Хэнсон хвастался своим новым офисом в пентхаузе. Ого.
İlk karanlık ruh Kanlı Ay'la beraber yükselecek. Первый темный дух поднимется с кровавой луной.
Dost ateşi ile ölmek, savaşların acımasız gerçeklerinden biri. Смерть от пули своих же остаётся грустной реальностью войны.
Karanlık yok sadece yeniden birleşme var. Нет никакой тьмы, только воссоединение.
İnsanlar onu, Kongre üyesi ile konferans salonundan ayrılırken görmüşler. Люди видели, как она покидает зал вместе с конгрессменом.
Peki ya bomba ve Karanlık? Что с бомбой и Тьмой?
Nişanlım "tenis partneri" ile hafta sonları uzun tatillere çıkardı. Мой жених постоянно уезжал на выходные со своим партнером по теннису.
"Ondan daha karanlık olan tek şey, üzerindeki tişört! "И только его чёрная крутая майка кажется еще темнее.
İstediğim bu bu güç ile, bırak doğrular konuşulsun! Силой своей я повелеваю вам: заставьте правду прозвучать!
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.