Sentence examples of "kavga ediyorlardı" in Turkish

<>
Lanet oluktaki yapraklar yüzünden kavga ediyorlardı, Tommy. Ссорились даже из-за чертовых листьев в сточной канаве.
Sana gelip söyleyecektim, sonra bu kavga olayı patlak verdi ve ne yapacağımı bilemedim. Я шла сказать тебе, но потом случилась эта драка, и я разволновалась.
Muhtemelen onlar bizim yerimizi tespit ediyorlardı. Они, наверно, отслеживают нас.
Ne bekliyordun, dürüst bir kavga mı? А что ты ждал? Честной драки?
O zavallı adamlar buraya geldiklerinde harap düşmüşlerdi birbirlerini şiddetle tehdit ediyorlardı. Эти несчастные почти обезумели в пути. Чуть не передрались между собой.
Lütfen, buraya kavga etmek için gelmedim. Прошу, я пришел не для ссоры.
Seni nasıl takip ediyorlardı? Как они тебя отслеживают?
Onca zamanı kavga ederek harcadık. Все эти годы напрасной борьбы...
Bu yüzden benden nefret ediyorlardı. Вот почему меня все ненавидели.
Kavga eden bir çiftin seslerini duymuş. Он слышал, как они ссорились.
Palaiologoi destekçileri onu hala güvenmiyorken kendi partizanları Palaiologoi'yi tamamen tahttan indirip ve Kantakouzenoi'yi hâkim hanedan olarak getrimeyi tercih ediyorlardı. сторонники Палеологов все ещё не доверяли ему, в то время как его собственные сторонники предпочитали сместить Палеологов и сделать Кантакузинов правящей династией.
Kız kardeşinle kavga ettim. Ben köye dönüyorum. Я поссорилась с твоей сестрой и уезжаю.
Hey, bak. Bu Noel ve kavga etmeyeceğiz. Послушайте, давайте не будем ссориться на Рождество.
Şimdilerde kahrolası seçimler hakkında kavga ediyoruz. Теперь мы ругаемся о чертовых выборах.
Oradaki çift, birazdan kavga etmeye başlayacak. Та парочка, они сейчас начнут ругаться.
Büyük ihtimalle şimdi kavga ediyorlardır. Они возможно ругаются прямо сейчас.
Geçmişte kavga ettik, fakat... Мы ссорились раньше, но...
Ben de tam kavga arıyordum. Я как раз искала драку.
Beni bu halimle görmek üzere olmandan nefret ediyorum. Ama artık seninle kavga edecek gücüm kalmadı, Ray. Невыносимо, что вы видите меня таким, но у меня больше нет сил бороться, Рэй.
Maya ve ben geçen geceki partide kavga ettik.... ve o günden beri onunla konuşmadım. Мы поссорились с Майей, и с тех пор я даже не говорила с ней.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.