Sentence examples of "keşfedilmemiş dünyanın üzerinde hareket" in Turkish

<>
Yavaşça, aşağıdaki vahşi, güzel ve keşfedilmemiş dünyanın üzerinde hareket ediyorum. "Я осторожно вхожу в этот дикий и прекрасный неизведанный подводный мир.
Eğer bir ışık dalgası üzerinde hareket ediyor olsaydık bunu anlayamazdık bile. Сложно обнаружить световую волну, если вы путешествуете вместе с ней.
Kadının takıları hala üzerinde. Все драгоценности на ней.
Bir İngiliz vatandaşı ve futbol taraftarı olarak, dünyanın her köşesinde kitlesel olan futbola nispeten Filipinler'de basketbolun bu kadar rağbet gördüğü konusunda her zaman şaşmışımdır. Как англичанин и фанат футбола, я всегда немного удивлялся, почему баскетбол настолько здесь популярен, в отличие от футбола, который широко распространён в остальной части мира.
Yurttaş kollektifleri halkı etkileyen konularda tartışmak ve birlikte hareket etmek amacıyla halk toplantıları, komisyonlar ve iş gurupları aracılığıyla çalışmaya devam ediyor. Гражданские сообщества продолжают действовать посредством народных собраний, комиссий и рабочих групп. Это позволяет им обсуждать затрагивающие население страны темы и действовать сообща.
O keşfedilmemiş bir hazine. Она - нераскрытое сокровище.
Üzerinde taze toprak var! На ней свежая земля!
Global Voices'da bu makalenin yazarı olan Joey Ayoub, dünyanın dört bir yanından politik ve dini kişiler ile halk figürü, gazeteci, editörlerden oluşan'e yakın kişinin bulunacağı uluslararası "Soykırım Suçuna Karşı" adındaki foruma katılacaktır. Автор данной статьи в Global Voices примет участие в международном форуме "Против преступления геноцида", в котором примут участие более человек со всего мира, включая видных политических, религиозных и общественных деятелей, журналистов и издателей.
Oswald yalnız hareket etmiş, benekli elbiseli kız falan. Освальд действовал в одиночку. Девушка в платье в горошек.
Yapmamız gereken tek şey keşfedilmemiş uzaya doğru yola çıkmak ve gitmeye devam etmek. Все, что нам нужно - направиться в неисследованную часть космоса и лететь.
Demek dava üzerinde birden fazla KCIA takımı çalışıyor. Сколько же агентов КЦРУ работает над этим делом?
Sakharov Ödülü'nden sonra, birçok kadın, hastane bahçesinde doktora olan desteklerini kutlama yaparak belirtiyorlardı: Bir mağdur: "Bu bizim unutulmadığımızın, bize yapılanlara dünyanın göz yummadığına bir kanıttır". dedi. "Это означает, что нас не забыли, что мир не закроет глаза на то, что с нами случилось", - поделилась одна пациентка.
Hareket ediyordum ve geri kalan her şey donmuştu. Я двигалась, а всё вокруг словно замерло.
Tüm vadide bu keşfedilmemiş lav kanallarından var. В этой долине сотни неисследованных лавовых труб.
Üzerinde kürk bile var. На нём даже мех.
Dünyanın En Büyük Mülteci Kampında Yaşayan "Fish" ile Tanışın История жителя крупнейшего в мире лагеря беженцев
Peki, o zaman hızlı hareket etmeliyiz. Ну, тогда мы должны двигаться быстро.
Önceden keşfedilmemiş cehennem döngüsü. Ранее неизвестный круг ада.
Ben olsam bunun üzerinde çalışırdım. Я бы поработал над этим.
Flickr hesabı aracılığıyla the British Library, dünyanın birçok yerinden tarihi fotoğraf, harita ve diğer görsellerin koleksiyonlarını halka açtı. Со своего Flickr - аккаунта Британская библиотека выкладывает в открытый доступ разнообразные коллекции исторических фотографий, карт и других иллюстраций разных стран по всему миру.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.