Sentence examples of "konuşan" in Turkish

<>
Bu konuşan erkek arkadaşın Jake. Это говорит твой парень Джейк.
Ama ben okul dışında pek konuşan biri değilim. Но не мне говорить от лица моего колледжа.
Zar zor İngilizce konuşan yaşındaki çocuk dışında mı? Yok. Кроме шестилетнего свидетеля, едва говорящего по-английски, - нет.
Daha önce içinde Will Ferrell veya konuşan bir köpeğin olmadığı bir film izlemedim. Я прежде никогда не видел фильм без Уилла Феррелла или без говорящей собаки.
Ama konuşan ejderhalar ve uzun saçlı prensesler gibi bazı insanların yalnızca kitaplarda bulunabileceği aklına geldi. Она понимала, что говорящие драконы и принцессы скорее всего, существуют только в книжках.
Araba kullanırken insanların midesini bulandırmayan, ancak kendisine sorulduğunda konuşan ve kibarca istenirse, paketleri taşıyan bir taksiciyim. По дороге оно не болтает, отвечает на вопросы и даже помогает нести пакеты. Если его вежливо попросят.
Bugüne kadar benimle konuşan en harika insan değil sadece. O muhtemelen, bütün gezegendeki en harika insan. Она не просто девчонка, которая когда-либо заговаривала со мной, она самая потрясающая девчонка на планете.
Izzie ve Alex'in kendisi hakkında sanki bir. kişiymiş gibi konuşan bir hastası var. У Иззи и Алекса пациент, который говорит о себе в третьем лице.
Bay Tilney ile konuşan şu beyefendi kim biliyor musunuz? Вы знаете джентльмена, который разговаривает с мистером Тилни?
Burada İngilizce konuşan biri var mı? Здесь есть кто-нибудь кто говорит по-английски?
Burada İngilizce konuşan bir doktor var mı? Есть здесь врач, говорящий по-английски?
Ama ülkede hakkında iyi konuşan çok az kişi var. Но в стране мало кто хорошо о ней говорит.
O zamandan bu zamana, hiç öyle insan gibi konuşan, o kadar zeki bir kuş görmedim. Ни до, ни после я не видел птицы настолько умной, чтобы говорить, как человек.
Hani şu konuşan tavşan bana büyülü bir bilezik vermişti ya. Помните того говорящего кролика, который дал мне магический браслет?
Adem ve havva da muhtemelen yok,, 000 yıl önce konuşan yılan ve bahçe olabilir mi? Но не могли же это быть Адам и Ева лет назад, с говорящей змеей и садом?
Albay Blake, konuşan Claire Reisen. Полковник Блэйк, говорит Клэр Райзен.
Leela? Papağan sesi çıkarak konuşan adamın dedikleri doğru mu? Лила, человек, которому подражает попугай, говорит правду?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.