Sentence examples of "kraliyet meclisinin" in Turkish

<>
Sadece kraliyet meclisinin üyeleri Kule'ye girmeye izinlidir. Только членов Королевского Двора пускают в Башню.
Kraliyet muhafızları da merdiven ve koridorlarda. Королевская Стража охраняет лестницы и коридоры.
Frank Schnable, belediye meclisinin eski bir üyesi. Это бывший член муниципального совета, Фрэнк Шнабель.
Kahya ve kraliyet ailesi. Проводник с королевской семьей.
Nihayet bu cadılar meclisinin geleceğine dair bir umut besleyebilirim. Наконец у меня появилась надежда на будущее этого ковена.
Sonra o da Kraliyet Mücevherleri'ni çaldı, İngiltere Bankası'nı çökeltti ve bir hapishane firarı ayarladı. Затем он украл Сокровища Короны, вломился в Банк Англии и организовал побег из тюрьмы.
Tüm Kraliyet Donanması beni arıyor. Меня ищет весь Королевский флот.
Kraliyet sana para verecek. Корона заплатит вам гонорар.
Kraliyet o çocuğun peşinde. Королевские охотятся за ребёнком.
Galiba John Company ve kraliyet Mauritius'a saldırı düzenlemiş Fransızların da ivedilikle barut yapması gerekmişti. Ост-Индская компания с королем напали на Маврикий, и французам срочно был нужен порох.
Bu bir Ming kraliyet kılıcı. Это - королевский меч Мин.
Peki bunu Kraliyet Komisyonu'ndaki beyanına dahil edecek misin? И ты собираешься включить это в свои показания Королевской комиссии?
Ayrıca buyurduğunuz gibi kraliyet hazinesini buraya getirttim. По вашей просьбе я вынес королевские сокровища.
Kraliyet birliklerini göndermeden de onları ortadan kaldırmanın bir yolu var. Есть способ расправиться с варварами, не отправляя королевские войска.
En çok güvendiğim adamın Paris'teki kraliyet deposunda bir kardeşi var. Доверенным лицом в королевском хранилище в Париже является мой брат.
Kraliyet gitmesine izin verecektir. Двору придётся его отпустить.
Shim Jung Kraliyet Ordusu tarafından alınmış. Шим Юн был арестован Королевской Армией.
Kraliyet Muhafızları kasayı bekliyorlar. Королевская стража охраняет хранилище.
Bu bir kraliyet emri lordum. Это королевский приказ, милорд.
On kuşaktır Kraliyet ailesine aitti. Их носили поколений королевской семьи.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.