Sentence examples of "müdahale etmesi" in Turkish

<>
Birinin müdahale etmesi gerekiyordu, Kyle. Кто-то должен был вмешаться, Кайл!
İmzalayan taraflara göre bu anlaşmanın amacı "devletlerin iç işlerine müdahale edebilecek, devletlerin egemenliğini, politik, ekonomik ve toplumsal istikrarını ve aynı zamanda toplum düzenini bozabilecek bilgi teknolojilerinin kullanımını kısıtlamaktır." По словам подписантов соглашения, его цель состоит в ограничении использования информационных технологий для "вмешательства во внутренние дела государства, нарушения общественного порядка, а также дестабилизации внутриполитической и социально - экономической обстановки".
Birimizin onu kontrol etmesi lazım. Один из нас должен проверить.
Bu müdahale toplantısına ayıracak zamanım yok benim. У меня нет времени на ваши вмешательства!
Onu imha etmesi gerek! Он должен его уничтожить!
Bu müdahale için teşekkürler. Спасибо, что вмешался.
Topun dönmeye devam etmesi için biri, çöpteki elmasları bulmak zorunda. Кто-то должен находить эти бесценные брильянты, Чтобы мячик продолжал вертеться.
Hiç kimse müdahale etmesin! Никто не посмеет вмешаться!
Sonrada yeğenine öncüler hakkında rapor hazırlamakta yardım etmesi gerekmiş. Потом должен был помочь племяннице с докладом о пионерах.
Asıl yönergemiz, bizi müdahale etmekten... Наша Главная директива запрещает любое вмешательство...
Bir kopyası da Rodin'in mezarının yanına, onun mezar taşını temsil etmesi için kondu. Ее копия установлена рядом с его могилой. Роден пожелал, чтобы она служила надгробием.
Bu duruma müdahale etmenin zamanı mı? Не пора ли вмешаться, Зевс?
Bunun bir şey ifade etmesi gerekiyormuş gibi söylüyorsun. Говоришь так, будто это должно что-то значить.
Ancak, sen müdahale etmezsen, katliam tamamlanacak. Но без твоего вмешательства эту бойню не остановить.
Niyetinin iyi olduğu konusunda dişiyi ikna etmesi lazım. Он должен убедить самку в своих хороших намерениях.
Müdahale etmeniz gerek, Bay Porter. Вам следует вмешаться, мистер Портер.
Bana teşekkür etmesi lazım. Он должен благодарить меня.
Tanrım, bu bir müdahale... Господи, это же вмешательство!
Aş bunları. O senin kayınpederin. Nefret etmesi normal. Он же тесть, и должен тебя ненавидеть.
Sana müdahale etme hakkını veren nedir? Но кто дал вам право вмешиваться?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.