Sentence examples of "sefer sayılı" in Turkish

<>
sefer sayılı Londra uçağına biniş başlamıştır. Заканчивается посадка на рейс в Лондон.
sefer sayılı Orlando uçağı için son çağrıdır. Заканчивается посадка на рейс № в Орландо.
sefer sayılı New York uçağında boş yer var. Есть лишнее место на рейс шестнадцать до Нью-Йорка.
numaralı çıkış kapısından binilecek sefer sayılı uçuş, havalimanından dakikalık gecikmeyle kalkacak. Вылет рейса номер семнадцать с выходом через второй гейт откладывается на минут.
Biz de sefer sayılı uçakla Las Vegas'a gidiyoruz. Мы летим в: 45 в Лас Вегас.
sefer sayılı uçaktan sağ kurtulanlardan biriyim. Я один из выживших с рейса.
Bunlar Portland'a giden sefer sayılı uçağa binen yolcular. Это пассажиры, вылетающие рейсом -80 В Портленд.
sefer sayılı yolcuların dikkatine: Внимание, пассажиры рейса.
Brad William Henke, Ajira Havayolları'nın 316 sefer sayılı uçağının kazazedesi Bram rolüyle dizide yer aldılar. Брэд Уильям Хэнке изображает Брэма - выжившего с рейса 316 Ajira Airways.
Fakat bu sefer, bu popüler Facebook sayfasının ardındaki gençler Yangoon'un dışında kalan Myanmar halkının durumu hakkında daha fazla şey bulmayı umuyor. Однако сейчас тинейджеры, принимающие участие в этом известным Facebook - проекте, планируют узнать больше о положении жителей Мьянмы за пределами Янгона.
Benim gördüğüm, Bates, günleri sayılı olan sensin. А твои дни, Бейтс, похоже уже сочтены.
Birçok sefer silahlı gruplar tarafından tehdit edildi. Вооруженные группировки не раз угрожали ему.
Sayılı insan otopsilerin itirafçı doğasını anlıyor. Немногие люди понимают исповедальный характер вскрытия.
Bir önceki sefer almıştım. В прошлый раз было.
Imhotep sizin sayılı gününüz kaldığını bizzat kendisi açıklamıştı. Имхотеп лично объявил, что ваши дни сочтены.
Hedefi bu sefer ben vuracağım! Вот сейчас я точно попаду!
Temmuz tarihli uçuş sayılı uçak gökyüzünde kaybolur. Рейс номер, июля исчез с небосвода.
Paran bu sefer seni kurtaramayacak, adi herifi. Твои деньги теперь тебе не помогут, придурок.
sayılı seferin bombalanması ailemi mahvetti. Взрыв рейса уничтожил мою семью.
Bu sefer de Jennifer Goodwin olarak. На этот раз как Дженнифер Гудвин.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.