Sentence examples of "tüm" in Turkish with translation "всей"

<>
Ve Andy seni tüm partinin başına geçirdi değil mi? И Энди сделал тебя главной всей вечеринки, верно?
İletişim ve algılayıcı röleler tüm istasyon boyunca dağıtılmıştır. Коммуникационные и сенсорные реле разбросаны по всей станции.
Tüm bu takım işlerine alışmam biraz zaman alıyor. Ко всей этой командной работе надо ещё привыкнуть.
"Tüm takım içinde muhtemelen en kibirli olanıdır." Из всей команды она, пожалуй, самая высокомерная.
Tüm mürettebatı yarış ateşi basmış gibi görünüyor. Похоже, у всей команды гоночная лихорадка.
Kolay, basit, ve tüm aileye uygun. Просто, понятно и подходит для всей семьи.
Oldu, sana tüm bilgileri mail olarak atar ve resmini de gönderirim. Я пошлю тебе письмо со всей инфой, и обрисую всю ситуацию.
Sinsice, kindar ve tüm şirkete zararlı bir davranıştı. Он был подлым, мстительным и навредил всей фирме.
Şimdi o sıkınca da tüm hardal gömleğinin üzerine döküldü. Потом он сжимает и горчица по всей его рубашке.
Tüm ailenin düzenli olarak danışmanlık almasını öneririm. Dana'nın burada devam eden tedavisine ek olarak. Я советую регулярные консультации для всей семьи, как дополнение к её нынешнему лечению.
Tüm Japonya'da yiyecek ve yakıt sıkıntısı var. По всей Японии нехватка продовольствия и горючего.
Tanrıça Hathor genelde kanatlı bir inek olarak gösterilir ve tüm evreni onun doğurduğuna inanılır. Богиню Хатор часто изображали в виде крылатой коровы мироздания которая дала рождение всей Вселенной.
Hemen tüm küresel Sığınak şebekesini bizim ellerimize teslim et. Передача всей глобальной сети Убежищ в наши руки немедленно.
Tüm bu hurdaların içinde düzgün bir kanıtı nasıl bulacağız ki? Как мы найдем нужные нам улики среди всей этой хрени?
1937'de Mumbai'den ayrıldı ve tüm Hindistan'ı dolaşacağı bir seyahate çıktı. В 1937 году он покинул Мумбаи и путешествовал по всей Индии.
Senin kendi iyliğin için bu kararı verdim ve tüm müretebatın iyiliği için. Я приняла командное решение ради вашего собственного благополучия и благополучия всей команды.
Beyler, tüm bu gizliliğin belki de mantıklı bir sebebi vardır. Ребята, может, есть идеально рациональное объяснение всей этой секретности.
976 y ada 987 yılında Samuil kardeşi Aron'u tüm ailesi ile birlikte ihanet sebebiyle Razmetanitsa yakınlarında idam edilmesini emretti. В 976 или 987 годах Самуил обвинил Аарона в измене и казнил вместе со всей его семьей.
Tyler'ın şiddet dolu bir geçmişi var, doğum günü partinizde tüm ailenizi tehdit etti. Тайлер много раз проявлял насилие, он угрожал всей твоей семье на твоей вечеринке.
1658 yılına gelindiğinde şehir ile beraber tüm Skåne bölgesi, Roskilde Antlaşması aracılığıyla Danimarka'dan İsveç'e geçti. В 1658 году город, вместе со всей провинцией Сконе, отошёл от Дании к Швеции согласно Роскилльскому мирному договору;
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.