Sentence examples of "tüm" in Turkish with translation "всю"

<>
Diğer günler ise, sanki tüm gece kafa yormuş gibi hissedersiniz. В другие дни ты просыпаешься, как будто размышлял всю ночь.
Lütfen, John. Sebep olduğum tüm acılar için beni affet. Прошу, Джон, прости меня за всю причиненную боль.
Bu adam tüm ekibe şantaj yapabilir. Этот парень может шантажировать всю команду.
Bu taraftan nehre kadar tüm şeridi satın alıyor. Он скупает всю землю на этой стороне реки.
Burada geçen Yahudi sözü tüm Yahudi ırkını ifade ediyor. Здесь "Еврей" означает, всю еврейскую нацию.
Tüm işi Bob yapıyor sen ise seyrediyorsun. Боб делает всю работу. А ты смотришь.
Bana tüm gece karakolda oldugunu söyledi, ama tam emin olamadim. Он сказал мне, что его допрашивали всю ночь в полиции.
Siz onun için bir büyücüsünüz onun tüm hayatını değiştiren kişisiniz. Вы для неe - волшебник. Вы изменили всю её жизнь.
Victor Crowne tüm gece çalışıyormuş. Виктор Краун работал всю ночь.
Şimdi tüm hafta bu hikâye dönüp duracak. Теперь эта история будет актуальна всю неделю.
Lionel Richie'nin "Tüm Gece Boyunca" şarkısı değil. не песня Лионеля Ричи "Всю ночь напролет".
Yeniden yüklememiz gerekecek. ve tüm veritabanı yeniden programlanacak. Нам придется перезагрузить и перепрограммировать всю базу данных.
Sana ve tüm takıma ihanet ettim. Я предал тебя и всю команду.
Bir parça daha analiz edip tüm gerçeği bulalım. Еще несколько анализов и мы узнаем всю правду.
Daha yaşında, tüm hayatını baştan kurmak zorunda kalıyor. Должен построить с нуля всю свою жизнь в лет.
Tıpkı altına bez bağlayıp tüm ülke genelini arabayla kateden astronot gibi hiç de hoş seyahat etmeyecek. Как тот астронавт, который проехал через всю страну в подгузнике, долго он не продержится.
Elbette bu büyükbabamın tüm ailesini suç bağlantısı olmadığından emin olmak için araştırmasından sonraydı. Şaka yapıyorsun. Конечно, после того, как дедушка проверил всю его семью на наличие преступных связей.
Tüm içkileri içtik, tüm yemekleri yedik. Выпили все бухло, съели всю еду.
Şef Anson tüm Santa Marta'da arıyor. Шеф Энсон опросил всю Санта Марту.
"Rolling Stone" dergisine göre McKee, şarkının sözlerini yazmak için tüm gece kaldı. По утверждению журнала Rolling Stone, Макки просидела всю ночь, сочиняя стихи.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.