Sentence examples of "yani" in Turkish with translation "ну"

<>
Yani, başımız ne kadar derde girebilir ki? Ну, какие у нас могут быть проблемы?
Yani, çocuklar, bu tarz şeyler yaparlar. Ну, дети, они делают такие вещи.
Yani, bununla ya Neal'a işkence edeceksin, ya da yalnız kalacaksın. Ну, или ты собрался мучить ей Нила, или поедешь один.
Yani, "Air Italia" yla bana biraz yardımcı olsan hiç fena olmaz. Ну, думаю я могу воспользоваться "Воздухом Италии", он мне поможет.
Yani şey, Joe Bob ranzasından o kadar kötü düşmesine rağmen yine de Ejder'i ele vermedi. Ну, в смысле, он сильно упал с койки, и не колется про Дракона.
Yani, telefonda kulağa daha az çekici geliyordun. Ну, по телефону ты звучала менее привлекательной.
Yani senin de dediğin gibi, hepimizin bir zayıf noktası var. Ну, как ты сказал, у каждого есть своя слабость.
Yani, FTL'i düzeltir ve çalıştırırız, fakat bu eve gitmemizi sağlamayacak. Ну, запущу я гипер-двигатель, но домой это нас не вернёт.
Yani, Lily sanki ilişkiye devam etmeye pek de ilgi göstermiyor gibi. Ну, похоже, что Лили не заинтересована в продолжении ваших отношений.
Yani, baksana, üstünde aynı sarı bluz var. Ну посмотри. На ней тот же самый жёлтый топик.
Yani o sürekli olarak eve takılan bir tür sülük gibidir. Ну, он этакий бездельник, который постоянно сидит дома.
Yani, yanan çalılar Musa ile konuştu. Ну, горящий куст говорил с Моисеем.
Yani, beni bir gün kayak yapmaya davet ediyor, öbür gün vazgeçiyor. Ну, сегодня я приглашён кататься на лыжах, а завтра уже нет.
Yani farklı bir evin olacak, farklı bir firma için çalışacaksın, farklı barlara ve klüplere gideceksin. Ну будет у тебя новая квартира. Будешь работать в другой фирме. Ходить по другим барам и клубам.
Yani o yıIdız futbolcu veya keşin teki veya dağ başında bıraktığın seksi bir üniversiteli değil, öyle mi? Ну да, он не толкает наркоту и он не колледжский красавчик, которого ты бросила в горах.
Yani, bilirsin, ilk seferler her zaman biraz garip olur. Ne diyeceğini bilemezsin, nereye dokunacağını da. Ну, в первый раз всегда кое- как, не знаешь, что сказать, куда руки девать?
Yani, Zach bunun havalı olduğunu düşünüyor ve ayrıca "Andre" nin de bir çeşidi. Ну, Зак думает, что это круто и это также производное от "Андре".
Yani, üzgünüm, Bay Stark, ama korkarım aynı anda her yerde olamam. Ну, извините, мистер Старк, но я не могу быть везде одновременно.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.