Sentence examples of "yani" in Turkish with translation "итак"

<>
Yani Vanessa Shaw'ın nerede olduğunu biliyor musun? Итак Вы знаете где находится Ванесса Шо?
Yani bir telefon numarası ve bir posta kodu bulduk. Итак у нас есть телефонный код и почтовый индекс.
Yani, yaklaşık milyon yıl önce gökyüzünde kısa kuyruklu Pterozor'lar egemendi. Итак, около млн. лет назад короткохвостые птерозавры главенствовали в небесах.
Yani frank kaybetme ya da frank kazanma riski alırsınız! Итак, вы рискуете потерять франков, и выиграть.
Yani zihin kontrolü küresel ısınmaya çözüm mü getirecek? Итак, контроль разума является решением глобального потепления?
Yani bugünkü dersten herkes sınıfta kaldı, Karen hariç. Итак, сегодня все завалили занятие, кроме Кэрен..
Yani Trevor nizami bir yarışta Renata'ya duman yutturmuş. Итак, Тревор обставляет Ренату в официальной гонке.
Yani, elimizde üç kurban var, hepsinin de kimlikleri alınmış. Итак, у нас три жертвы, у всех изменена личность.
Yani, açık bir şekilde bir uyuşturucu bağımlısı olduğuma ve tehdit oluşturmadığıma inanıyor. Итак, он, очевидно, считает меня наркоманом, не представляющим угрозы.
Yani, Barnes farklı tiplerdeki insaları öldürmek istiyor. Итак, Барнс хочет убить людей разного типа?
Yani bir adam ölecek ve herkes hiçbir şey şey olmamış gibi paçayı sıyıracak mı? Итак, человек умирает, и все уходят, как будто ничего не случилось?
Yani şimdi ömrümün sonuna kadar beni takip mi edeceksin? Итак, вы собираетесь преследовать меня до конца жизни?
Yani, bekliyor olacağım Telefon görüşmesi ve taco için. Итак, я буду ждать телефонный звонок и тако.
Yani Vince'i nereye gittiğini görmek için takip edeceksiniz? Итак, вы собираетесь проследить куда поедет Винс?
Yani, bu akşamı beraber mi geçireceğiz yoksa sen bu aptalla mı berabersin? Итак, мы проведем вечер вместе, или ты "с тупым"?
Yani, dev gibi bir kurabiye için savaşıyorsun ve ormanda bir browni var. Итак, вы дрались из-за большого печенья и теперь в лесу есть пирожное.
Yani, eğer hâlâ hayattaysa, sığır kılı ve vadi humması onu eve geri getiremez. Итак, если она жива, коровий волос и долинная лихорадка не приведут к ней.
Yani birisi Anne-Marie'nin kanını toparlamış ve bir antikoagülan eklemiş. Итак, кто-то взял кровь Энни-Мэри и добавил антикоагулянт.
Yani eğer Abel buraya kadar geldi o gece kayboldu, neden yatak odası idi çöpe atılabilir mi? Итак, если Эйбл поднялся сюда в ночь своего исчезновения, то почему была разгромлена ваша спальня?
Yani eğer biri Bader'a, sığınağın üçkağıt oluşundan dolayı kızacaksa eğer, kesin bu elemandır. Итак, если кто-нибудь разозлится на Бейдера за поддельные бункеры это и будет наш человек.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.