Sentence examples of "yerlerde" in Turkish

<>
Kirli bir bombanın Manhattan'da bir yerlerde patlayacağını mı söyleyelim? Рассказать, что где-то в Манхэттане взорвется грязная бомба?
Senden benim kadar iyi biliyorsun ki o bir yerlerde lanet bir bebek gibi bayılıp kalmıştır. Ты знаешь не хуже меня, что он наверняка вырубился где-нибудь и спит младенческим сном.
Wiil, benimki gibi üst sınıf yerlerde çalışırdı. Parasının peşine düşmeyecek insanların olduğu güvenli yerlerde. Уилл всегда работал в высококлассных клубах как мой, где безопасно разувать клиентов на деньги.
Yargıç Gaffney, bu tür yerlerde doktorlar -hep seks mi düşünür? Думаешь, доктора в подобных местах только и думают о сексе?
Tüm ayrılıklar, yeniden karşılaşma ihtimalini doğurur. Bazen başka yerlerde bazen başka zamanlarda bazen başka hayatlarda. Все наши прощания подразумевают возможность новой встречи в другом месте в другом времени в другой жизни.
Felsefi açıdan bakarsak, daha kötü yerlerde de çalıştım. Öyle mi Maria? Ну, я работала в местах и похуже с философской точки зрения.
İnsanlara onun dışarıda bir yerlerde olduğunu hatırlatmak hoşuma gidiyor. Но мне нравится напоминать людям, что он рядом.
Psikopat Kedicik buralarda bir yerlerde olmalı. Психо Китти должна быть где-то здесь.
Uzak bir yerlerde bir klinik kuralım, belki bir adada. Мы откроем клинику где-нибудь далеко, может, на острове.
Vücudun belirli bölgelerinde, terin en büyük rahatsızlığa neden olduğu yerlerde, örneğin, bacaklarda, koltuk altlarında, ellerde bulunuyor. Используется на определённых участках тела, где пот вызывает наибольшие неудобства, например, на ногах, в зоне подмышек.
Hayır, ama Renard'ın garip yerlerde bir sürü arkadaşı var. Нет, но у Ренарда куча друзей в злачных местах.
sahillerde ve çöllerde, New York'ta, Sidney'de, Pekin ve Paris'te, Venedik, Tokyo, Honolulu, ve Kahire gibi yerlerde karelemiştir. на море и в пустыню, в Нью-Йорк, Сидней, Пекин и Париж, в Венецию, Токио, Гонолулу и Каир, фотографируя их в каждом новом месте.
Evet. Yedi aydır dışarıda bir yerlerde, hayvan gibi avlanmaya çalışılıyor. Она пряталась где-то, охотилась как зверь все эти семь месяцев.
Hemen suya geri dönüyor. Derhal yüzüp uzaklaşacak ve akrabalarıyla buluşacak bir yerlerde. Он вернется в воду, уплывет подальше и где-нибудь встретит симпатичную камбалу.
Senin de bildiğin gibi Alan Sparks hâlâ dışarıda bir yerlerde. Как вы сказали, Алан Спаркс все еще где-то снаружи.
Eğer Cumartesi akşamı bir işin yoksa, bir yerlerde buluşur muyuz? Если ты не занята в субботу вечером, может где-нибудь встретимся?
Hediyelerinin geri kalanı da oralarda bir yerlerde, tatlım. А остальные твои подарки тоже где-то поблизости, солнышко.
Ama bir gün sen ve ben bir yerlerde oturacağız güneşin batışını izleyeceğiz ve hiçbir şey düşünmeyeceğiz. Когда-нибудь мы с тобой будем сидеть где-нибудь, любоваться закатом и ни о чем не думать.
Şimdiyse Kupa kızının elinde, o da dışarıda bir yerlerde. Сейчас Чаша у его дочери, а он где-то там.
Ben ayrı yerde bulut gördüm- biri Kansas City üzerinde diğeri Texas civarında bir yerlerde. Вижу два разных облака: одно над Канзас-Сити, а другое где-то в Техасе.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.