Exemplos de uso de "мне глаза" em russo

<>
Эта крыса хотела выцарапать мне глаза! O dev sıçan yüzümü pençelemeye çalıştı.
Солнце слепит мне глаза. Güneş gözlerimi yakıyor. Ne?
Это раскрыло мне глаза. Bu olay gözlerimi açtı.
Ты открыл мне глаза, Ворт. Это много значит. Sen gözlerimi açtın Worth, bu da bir şeydir.
Ты открыла мне глаза, Молли. Sen benim gözlerimi açtın, Molly.
Кокаин мне глаза затуманивал. Beni mahveden kokain oldu.
Спасибо, что открыл мне глаза на два новых стереотипа. İtalyanların, metreslerini memnun etmekten gelen bir el becerileri vardır.
Смотри мне в глаза и отвечай правду... Gözlerimin içine bak ve bana doğruyu söyle...
Смотри мне в глаза и поделись сокровенными мыслями. Gözlerime bak ve en derin düşüncelerini aktar bana.
Когда она сказала, что не вернётся и посмотрела мне в глаза... Bugün bana'hayır 'derken gözünde öyle bir ifade gördüm ki...
Эрик, мне нужны глаза и уши. Eric, ben gözlerini ve kulaklarını gerekir.
Мне тоже очень нравятся твои глаза. Ben de senin gözlerini çok seviyorum.
"Это означает, что нас не забыли, что мир не закроет глаза на то, что с нами случилось", - поделилась одна пациентка. Sakharov Ödülü'nden sonra, birçok kadın, hastane bahçesinde doktora olan desteklerini kutlama yaparak belirtiyorlardı: Bir mağdur: "Bu bizim unutulmadığımızın, bize yapılanlara dünyanın göz yummadığına bir kanıttır". dedi.
"Так вы купите мне игрушку, чтобы я перестал страдать фигней? "Bana bir oyuncak alın, böylece ben de sizinle uğraşmayı bırakayım?"
Проверь мои глаза, Джей. Gözlerime bir baksana, Jay.
Мне кажется, что у любого гражданина есть право иметь возможность смотреть разные фильмы, местного и зарубежного производства, на любой вкус. Bana göre bir vatandaşın farklı beğenilerde üretilmiş yerli ve yabancı filmleri izlemesi en doğal hakkıdır.
Конечно. У вас есть нос, а у меня глаза. Senin burnun iyi olabilir, benim de gözlerim çok iyi.
Она напомнила мне контрольно - пропускной пункт в моей стране, где сказать "нет" на подобную просьбу предвещало бы твою смерть. Bu isteğiniz beni ülkemin kontrol noktalarına götürüyor, orada böyle bir talebe "hayır" demek sizi basit bir şekilde öldürebilir.
Мне нравятся ваши глаза. Göz yuvarlakların hoşuma gitti.
Победа дала мне большую уверенность и устойчивость для соответствия требованиям жизни писателя. Bir yazarın hayatının taleplerini karşılamak için bana daha fazla güven ve direnç kazandırdı.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.