Sentence examples of "своими жизнями" in Russian

<>
Почему мы рискуем своими жизнями? Neden hayatlarımızı riske atıyoruz ki?
Слушайте, Бруно убегал и раньше, но вы пошли искать его и рисковали своими жизнями. Bak, Bruno daha önce de kaçmıştı ama dışarı onu aramaya çıkmanız ve hayatlarınızı tehlikeye atmanız.
Наши люди жертвуют своими жизнями ради создания Великой Восточной Азии. İnsanlarımız daha büyük bir Doğu Asya için hayatlarını feda ediyor.
"Но зачем они рискуют своими жизнями?" "Öyleyse neden kendi hayatlarını tehlikeye atıyorlar?"
Рискуя своими жизнями, мы доставим все что угодно! Hayatımız pahasına bize verilen her ne olursa olsun ulaştıracağız!
Но Вы думали, что стоило рисковать жизнями команды SG, чтобы получить аэрофотосъемку этих руин? Ama siz o harabelerin bir hava gözlemini almanın bir SG ekibinin hayatlarını riske etmeye değeceğini düşündünüz.
Молодежь Афганистана обычно живет со своими родителями до свадьбы, и авторитет старших в доме никогда не ставится под сомнение. Afgan çocuklar genellikle evlenene kadar aileleriyle yaşar ve ailenin en büyük üyelerinin tüm ev halkı üzerindeki otoritesi hiç şüphe götürmez.
Сколькими жизнями мы рисковали, а ты это делал, чтобы что-то от меня урвать. Onca hayat tehlikedeydi ve sen sadece yardım ettin ve boğazımda kalması için elinden geleni yapıyorsun.
В течение нескольких последних недель афганцы делятся в Twitter (под хэштегом GrowingUpAfghan) своими мыслями и воспоминаниями о семье, плове, пышных свадьбах и множестве других вещей. İnsanlar son haftalarda Twitter'da GrowingUpAfghan hashtag'iyle Afgan aile yapısı, pilavı, şaşalı düğünleri ve diğer özellikleri hakkında düşüncelerini dile getiriyorlar.
Рукою своей поменялся ты с ним жизнями! Ellerinle, kendi hayatını onunki ile değiştirdin.
Теперь ты со своими. Artık ait olduğun yerdesin.
Отец не захотел рисковать жизнями своих рыцарей ради служанки. Babam, şövalyelerini bir hizmetçinin hayatı için riske etmez.
Если ты думаешь, что одурачила меня своими мягкими... Eğer tüm bu uysallığın ve tatlılığınla beni kandırabileceğini düşünüyorsan...
Ты не кажешься мне кем-то, кто готов бросаться чужими жизнями. Bana hiç de hayatını öylece çöpe atmaya hevesli biri gibi gelmediniz.
Я видел чертежи своими глазами. Bina planlarını kendi gözlerimle gördüm.
Предать нас, рискуя столькими жизнями, включая жизнь Ханны. Bize ihanet ettin, insanların hayatını tehlikeye attın hatta Hannah'yı.
Ты могла бы обхватить своими сладкими губками моего бойца, этим бы ты очень помогла. Bu gece sizin için ne yapabilirim? - Güzel dudaklarını benim küçük orağımın etrafında bükebilirsin.
Даже рисковали жизнями, чтобы спасти день. Günü kurtatmak için hayatımızı bile tehlikeye attık.
Как и всеми своими последователями. Tıpkı kandırdığı diğer çırakları gibi.
Почему мы рискуем жизнями американцев? Neden Amerikalılar'ın hayatını riske atıyoruz?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.