Exemplos de uso de "сказал" em russo

<>
Я однажды предложила одному парню, который мне нравился, пойти пострелять, чтобы выпустить злость, но он сказал, что лучше не стоит, так как это может отразиться на наших сирийских документах. Bir kere bir adama sinir atmak için silahla ateş etmeyi sevdiğimi söyledim, ama o da Suriyeli olarak evraklarımızda iyi görünmez diye boş vermemizi önerdi.
Путин сказал, что возрождение советской программы физвоспитания, которая готовит людей всех возрастов к труду и обороне (нормы ГТО) будет "данью традициям нашей национальной истории". Rusya'nın Sochi'de Kış Olimpiyatları'ndaki başarısını kutlamak için yapılan etkinliğin konuşmasında Putin; her yaştan insanın "İş Gücü ve Savunma için Hazırlılık" (GTO) için belgelendirildiği fiziksel eğitim programının canlandırılmasının: "Rusya'nın milli tarihi geleneklerine bağlılığını göstereceği" ni söyledi.
Дэниелс сказал, что он был поражён, увидев, что в баскетбол играют почти все в сельских общинах: Daniels basketbolun kırsal halkın hemen hemen tümü tarafından basketbol oynanmasına hayret ettiğini söyledi:
Мы также надеемся, что его приговор будет отменен апелляционным судом, "- сказал он. Ayrıca bu hükmün yüksek mahkeme tarafından geçersiz kırılmasını da umuyoruz. "dedi.
Это сказал Уинстон Черчилль. Winston Churchill söyledi bunu.
Я сказал ему, что поищу покупателя, но ему срочно нужны были деньги. Ona bir alıcı için etrafa bakınacağımı Söyledim, Fakat onun acilen paraya İhtiyacı vardı.
Нет, ты сказал "голый бекон" Hayır, "çıplak pastırma" dedin.
Ты сказал в домик на льду? Kulübe buzun üstünde mi dedin sen?
Однажды я слышал, как какой-то парень из группы сказал "Больше не надо практиковаться. Bir gruptaki genç birinin.. "Artık prova yapmamıza gerek.... yok" dediğini duymuştum.
Кое-кто близкий мне недавно сказал, что так и есть... Çok değer verdiğim bir insan da bana öyle olduğumu söyledi.
Сентябрь, лето. Пан сказал, еще даже шести нет. Eylül, yaz, bu adam saat bile değil diyor.
Я же сказал, что-то изменилось. Sana bir şeylerin farklı olduğunu söylemiştim.
Я сказал ему взяться всерьез через раунд. Ona bir iki raunt yavaştan al dedim.
Иисус сказал, что конец подкрадется, как тать в ночи. İsa demişti ki, dünyanın sonu gece vakti hırsız gibi gelecek.
Твой партнер сказал, что вы проверяете Чарли? Ortağın Charlie için bir geçmiş kontrolü yaptığınızı söyledi.
Фрэнсис сказал, что отложил кое-какие деньги. Francis bana kenara biraz para ayırdığını söyledi.
Он сказал, что его наниматели хотели проявить милосердие. O insanlar o çalıştığını söyledi için merhamet göstermek istedim.
Филин сказал - они умные и хорошие. Baykuş onların iyi ve zeki olduğunu söyledi.
Я же сказал тайком. Kimseye duyurmadan, dedim.
Кто так сказал? Даффи Дак? Kime göre, Daffy Duck'a mı?
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.