Sentence examples of "хорошей идеей" in Russian
Мы просто хотим устроить вечеринку, и мой партнёр посчитал это хорошей идеей.
Sadece küçük bir parti vermeye çalışıyoruz ve ortağım iyi bir fikir olduğunu düşündü.
Ты уверена, что вынести фрагменты копья было хорошей идеей?
Mızrak parçalarını yanımızda getirmemizin iyi bir fikir olduğuna emin misin?
Я просто никогда не считала хорошей идеей осесть где-нибудь.
Hiç bir yere bağlanmanın iyi bir fikir olduğunu düşünmedim.
Думаешь, было хорошей идеей не слушаться маму?
Anneni dinlememenin iyi bir fikir olduğunu mu sandın?
Переехать в другой дом престарелых было бы хорошей идеей.
Başka bir huzurevine gitmek, iyi bir fikir olabilir.
Это не кажется хорошей идеей для Дона или Мэгги, или Лизы.
Bu ne Don ne Maggie ne de Lisa için iyi bir şey.
Три безработных архитектора перед лицом внезапного экономического разрушения отказались покинуть город и решили открыть невероятное агентство прогулочных туров, чтобы показать Порто с обеих сторон, хорошей и плохой: архитектура, история, политика, городская жизнь, кафе и рестораны, легенды... Мы покажем вам аллеи, брошенные здания, площади, небольшие улочки, старые рынки, недорогие забегаловки с острыми португальскими закусками, расскажем истории, связанные с этими местами.
Çökmüş ekonomi ile yüzleşmek zorunda kalan üç işsiz mimar ise şehri terk etmeyi reddediyor ve sıradışı bir yürüyüş turu acentası açmaya karar veriyorlar - Porto, genel durum, iyisi ve kötüsü: Mimari, Tarih, Politika, Şehircilik, Yavaş Gıda ve Söylentiler Sizlere caddeleri, terk edilmiş binaları, meydanları, karanlık arka sokakları, eski pazarları, baharatlı petiscos'ların ucuz "tascas" larını ve hepsinin arkasındaki hikayeleri göstereceğiz ve çok taraflı bakış açılarından mükemmel sohbetler edeceğiz.
Это всегда кажется неплохой идеей, пока твои ноги не отрываются от земли.
Ayağın yerden kesilesiye kadar, daima iyi bir fikirmiş gibi görünür değil mi?
Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров.
Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı.
Ты не считал это плохой идеей, когда выторговывал с ее помощью клиента.
Bunun, istediklerini almak için kullanırken çok da kötü bir fikir olduğunu düşünmüyordun.
Но в то же время она немного пугает меня, вдруг следующая вещь, которую я напишу, не будет настолько хорошей.
Ancak aynı zamanda belki bir sonraki yazacağım şeyin de o kadar da iyi olmayacağı konusunda beni biraz korkutuyor.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert