Exemplos de uso de "Etkisiz hâle" em turco

<>
Ve sen Bay Shockley'i etkisiz hâle getirene kadar denemeye devam edeceğiz. И мы будем продолжать стараться пока не получится обезвредить мистера Шокли.
Başka bir şey yapmadan önce Tori diski etkisiz hâle getirmenin yolunu bulmalı. Тори должна нейтрализовать диск, прежде, чем мы что -нибудь предпримем.
Hepsi etkisiz hâle getirilecek ve sahilden temizlenecek. Вы должны обезвредить и удалить их все.
Albay Caldwell zamanımın bozucu kodlarını etkisiz hâle getirmekle daha iyi harcanacağına inanıyordu. Полковник Колдвелл посчитал, что мне полезнее заняться отключением их кода блокировки.
Pekâlâ Franklin. Bombayı etkisiz hâle getir. Так, Франклин, отключи бомбу.
Şüpheli etkisiz hâle getirip ağzını kapamış veya başına silah doğrultmuş olabilir. Субъект мог нейтрализовать его, заткнуть ему рот или угрожать пистолетом.
Zırhın bir şekilde mermiyi durdurup etkisiz hâle getirdi. Твой костюм как-то остановил пулю, нейтрализовал ее.
Doktor, bedenini etkisiz hâle getirmek için bir şey getirmişsin. Док, вы принесли что-то, чтобы парализовать его тело.
Hacker'lar arabasına ulaşıp akıllı anahtarı etkisiz hâle getirmiş olabilirler. Хакеры могли взломать его машину и испортить систему зажигания.
Eğer her şeyin baştan aşağı yanmasını istemiyorsan alevleri nasıl etkisiz hâle getirmen gerektiğini bilmelisin. И если ты не хочешь, чтобы всё прогорело, лучше научиться тушить огонь.
Onu etkisiz hâle getirdin değil mi? Вы же отключили его, так?
Mack onları bayıltıp Otobüs'ü de etkisiz hâle getirmiş. Мак их вырубил, а потом сломал самолет.
Pekâlâ, Mitchell onu etkisiz hâle getir. Хорошо, офицер Митчелл, поджарьте его.
Evet, sendeki virüs, Joslyn'in yarattığını etkisiz hâle getiriyor. Ага, твой вирус противостоит другому, который создал Джослин.
Travis'in Karanlık Yolcusu'nu öldürmek senin için çok önemli bir hâle geldi. А для тебя стало очень важным, убить тёмного попутчика Трэвиса.
Jack alarmı etkisiz hale getirmiş böylece soygunu yapabilecek. Джек отключил сигнализацию, чтобы успешно провернуть кражу.
Bunu çok basit bir hâle getireceğim... Я собираюсь это сделать очень просто...
Radyasyonu etkisiz hale getirmenin bir yolunu aradığını söylemiştin. Вы сказали, что искали способы нейтрализовать радиацию.
Dünyayı bu hâle biz getirmedik. Не мы сделали мир таким.
kişiyi etkisiz hale getirdi ve elimizdeki tüm sırları beraberinde götürdü. Вывел из строя человек и сбежал со всеми нашими секретами.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.