Exemplos de uso de "başkalarının" em turco

<>
Çoğu insan, başkalarının uzun vadeli planlarını merak eder bence. Я думаю, это очень типично интересоваться стремлениями других людей.
Dinle beni! Hayatlarımızı tehlikeye attık. Ama başkalarının hayatlarımızı tehlikeye atmasına izin vermeyeceğiz. Слушай, мы рисковали жизнями, но другим мы рисковать ими не позволим.
Kendi duygularını ifade etmen ve başkalarının da ifade etmesine izin vermen için yeni bir yol bulmam gerekiyordu! Мне просто нужен был новый способ заставить тебя выражать твои чувства и позволить другим людям выражать свои.
Pardon ama, eğer senin mutluluğun başkalarının mutsuzluğuna yol açıyorsa, bu nasıl mutluluk olabilir? Уж простите, но если ваше счастье делает других людей несчастными то разве это счастье?
Ne zaman bizim suyumuzu çıkaracağını ve ne zaman kuzey tarafının üstüne çullanıp başkalarının suyunu çıkaracağını bilirim. Знаю, когда польется на нас, а когда устремится на север и зальет кого-то другого.
Onu bir akıl hastanesine yatıracaklar ki onu tedavi edebilsinler ve başkalarının canı yakmamasını sağlayabilsinler. Его поместят в психбольницу, чтобы попытаться вылечить и не дать ещё кому-нибудь навредить.
Belirli bir metni basma hakkını alan bir yayıncı, metni başkalarının basmasını engellemekte, böylelikle ayrıcalığa sahip olmaktaydı. Издатель получает право на публикацию конкретного текста, что лишает этого права остальных, т.е. издатель получает привилегию.
Çoğu insan başkalarının paralarını kaybedebilir ve buna çok da iyi katlanırlar. Большинство людей может потерять чужие деньги и действительно легко это перенести.
Başkalarının otunu kullan. ve kendin çalamayacak kadar tembel olduğundan çalıntı malları satın al. Распространять чужую наркоту и скупать краденное дерьмо, потому что самому украсть лень.
Başkalarının fikirlerine kulak vermek gücün işaretidir, zayıflığın değil. Выслушать других это признак силы, а не слабости.
Fedakarlıktan bahsediyorsun ama yine de senin omuzlanman gereken yükleri başkalarının taşımasına izin veriyorsun. Ты говоришь о жертве, но все равно позволяешь другим нести твое бремя.
Yaşlıların, hastaların, başkalarının yaşamlarını harap etmelerine izin verilmemeli. Старикам, больным не должно быть позволено разрушать жизнь других.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.