Sentence examples of "bilgiyi" in Turkish

<>
O zaman onlar hakkında herhangi bir bilgiyi paylaşmamın yasalara aykırı olduğunu da biliyorsundur. Тогда вам известно, что по закону я не имею права разглашать информацию.
Beyninden bilgiyi almak için anlık bağlantı kurmaları gerekiyor. Для получения информации нужна живая связь с мозгом.
Sanırım bu bilgiyi yine benim eski bir hastamdan öğrendiniz. Полагаю, эту информацию вам дал наш бывший пациент.
Bu bilgiyi satmak kurallara aykırı. Продажа этих данных против правил.
Çağlar önce bu bilgiyi kadın ve erkeğe ihsan etmeye çalıştı. Он одарил этими знаниями мужчин и женщин в раннюю эпоху.
Bedenini tahrip edeceğiz, zihnine sızacağız ve ihtiyacımız olan bilgiyi çalacağız. Опустошить тело, проникнуть в разум и выкрасть нужную нам информацию.
Bu bilgiyi asimile edebilmem için zamana ihtiyacım var. Мне нужно время, чтобы ассимилировать эту информацию.
Çünkü The Rockford Files'da Rockford bilgiyi hep satın alır. Просто в Досье Рокфорда Рокфорд всегда платил за информацию.
Ve çok büyük miktarlarda bilgiyi vücutlarımızın dışında depolamayı öğrendik. Поэтому мы научились хранить огромное количество информации вне своих тел.
İstediği bilgiyi alacak ve bizi her türlü öldürecek. Они получат информацию и всё равно убьют нас.
Ama bildiğimiz şey bilgiyi satması için görüşme ayarlamasından hemen sonra sizin buradan hızlıca çıkıp gittiğinizin görülmesi. Но знаем, что как только она договорилась о продаже информации, вас видели выбегающей отсюда.
Bu bilgiyi korumak için hepimiz ölmeye hazırız. Мы готовы умереть, чтобы защитить информацию.
Eğer Lilyle ilgili bu bilgiyi kullanmaya kalkarsan,.. seni öldürtürüm. Если ты когда-либо используешь информацию о Лили мне придется тебя убить.
Sinirsel yollarının, bilgiyi işlemek için zamana ihtiyacı var. Твоим нервным путям нужно время, чтобы обработать информацию.
Look, herhangi biri bir tutam bilgiyi alıp internete koyup ona haber diyebilir. Слушайте, любой может собрать информацию выбросить её на сайт и назвать новостью.
Bilgiyi başka bir yoldan almaya çalıştım o zaman anlaşmayı bozuyor olmayacaktım. Я пыталась получить информацию другим путём, не нарушая подписанного соглашения.
İşte sana anlaşma, ondan ihtiyacın olan bilgiyi alacaksın sonra da onu serbest bırakacağız. Вот какова сделка, ты получаешь необходимую тебе информацию, и потом она свободна.
Sadece benim sahip olduğum çok önemli bir bilgiyi vererek sana kocamla kardeşimi öldüren adamı öldürmekte yardımcı olmak için. Помочь вам покончить с убийцей моих мужа и брата, предложив важную информацию, которой владею только я.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.