Sentence examples of "evde çürümüş" in Turkish

<>
Az önce buradan altı blok ötedeki evde çürümüş cesedini bulduğum adamdan çok daha iyiyim. Лучше, чем парень, чье разложившееся тело я нашел в шести кварталах отсюда.
Okullar tekrar açıldığında, çocukları evde tutmak için bir yol bulmuş olup ailelere - ki her zaman aileler olmuştur - şimdi de huzur içinde sokaklara dönmesi, polislerle selfi çekinerek suçlamayı sorması için baskı yapacaktır. Когда он начнётся, Алкмин найдёт способ удержать детей дома, переложив свою работу на напуганные семьи, которые непременно накажут непослушных детей... и смогут дальше спокойно ходить по улицам, делать селфи с полицией и просить импичмента.
Kumaş büyük ölçüde çürümüş. Большая часть ткани разложилась.
O evde şeytani bir varlık var. Существует демоническое присутствие в этом доме.
Hepsi çürümüş, kapkara. Все гниль и чернь.
Bu nedenle eğer Nazilerin dinlemesini istemiyorsan, evde açma. Не включай её дома, не то нацисты услышат.
Zifiri karanlık ve çok dar. Ayrıca çürümüş bir şey de var. Здесь темно и очень тесно и мне кажется там что-то гниет.
Zaten son günlerde evde meydana gelen ilk garip olay bu değil. Это не самое странное происшествие в этом доме в последнее время.
Bir kaç sene geçmiş, ceset biraz çürümüş. Так, прошло несколько лет, результат разложения.
Üstündeki evde gururla giyersin. Отнеси домой с гордостью.
Bazı insanlar temelde çürümüş oluyor. Некоторые люди просто насквозь прогнили.
Bu evde de bazı görevlerin olduğunu biliyorsun, değil mi? Ты знаешь, у тебя также имеются обязанности по дому.
Evin altında, çürümüş cesetlerin toplandığı toplu bir mezar var. "Целая куча разлагающихся трупов сваленных прямо под домом".
Herkesi özlüyorum ama evde yapılacak çok iş var. Скучаю, но вообще-то дома так много работы.
Bu kadar çürümüş olması ve cesedin altındaki otların uzunluğu, ölümünden biraz zaman geçtiğini gösteriyor. Стадия разложения, и высота растений под трупом указывают, что прошло достаточно много времени.
Aslında, daha çok evde kalıp, sessiz bir yemek yer ve öpüşürüz diye düşünmüştüm. Вообще-то, я думала, может, мы останемся дома, поужинаем, будем целоваться...
birşeyler çürümüş gibi kokuyor. как будто что-то гниет.
"Evde yapılan hamilelik testleri kadınların güvenle ve kolayca yapabilecekleri. "Тесты на беременность дома: безопасно и легко".
Çürümüş muz gibi kokuyor. Там воняет гнилыми бананами.
Erkekler savaşa giderken biz evde avarelik ediyoruz. Приходится бездельничать дома, пока мужчины сражаются.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.