Exemplos de uso de "gibi yapmak" em turco
Evdeymiş gibi yapmak için burası yanlış yer değil mi?
Это неправильно - начать чувствовать себя здесь как дома?
Konstantin Stanislavski tarafında geliştirilmiş bir tekniktir. Dört yaşındaymış ve korsanmış gibi yapmak istemiş.
Константин Станиславский, когда ему было года, и он хотел сыграть пирата.
Sanırım en iyisi, bu sene birbirimiz görmemiş gibi yapmak.
Думаю, нам лучше в этом семестре избегать друг друга.
Risksiz davranmak ve videoyu her zamanki gibi yapmak isteyenler, ellerini kaldırsın.
Все, кто за то чтобы делать видео по-старому, Поднимите руки.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar.
Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Sosyal medya kullanıcıları, her zaman olduğu gibi Pavlensky'nin sanat eylemleri üzerine verilen uç tepkileri tekrarlayarak övgü dolu yahut tersleyici yorumlarda bulundular.
Это всё что угодно - от современного искусства, до античного карнавала (типа, Герострат), но только не политика.
Hayır. Şirketim tarifi almak için ne gerekiyorsa yapmak istiyor.
Моя компания хочет сделать все, чтобы получить рецепт.
Filistin halkından büyük bir sıcaklık ve destek görüldü ve yol boyunca Iman, Shareef ve DiaaMahmoud gibi projeye paha biçilemez derecede katkıda bulunan arkadaşlar edindim.
Люди Палестины оказали много тепла и поддержки этому арт - проекту; на этом пути я приобрела таких друзей как Иман, Шариф и ДиаМахмуд, невероятно много сделавшие для развития моей идеи.
Bazen satıcılar kendi özel karışımlarını yapmak için kokainle başka uyuşturucuları karıştırır.
Иногда дилеры смешивают кокаин с другими наркотиками, делают свою смесь.
Arkadaşı ona katıldığında, giydiği geleneksel elbiseyle arkadaşının renk kattığı günümüze ait elbise arasında bir rekabet varmış gibi görünüyor.
Когда к ней присоединяется подруга, это становится похожим на соревнование между её традиционным платьем и современным платьем её напарницы.
Grup metro istasyonuna "Hiçbir zaman Yunan olamayacaksınız" gibi faşist sloganlar söyleyerek girdiler.
Молодые люди вошли на станцию, выкрикивая фашистские слоганы вроде "Вы никогда не станете греками!".
ben bu dünyaya Henry gibi adamları korumak için yollanmışım senin gibi adamlardan.
Моё предназначение - защищать людей вроде Генри от таких, как вы.
İnanılmaz bir yaratıktı ve onunla ilgili bir müzikal yapmak çok parlak bir fikir.
Она была потрясающим созданием, и это великолепная идея сделать о ней мюзикл.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.
Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.
Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.
Anuncie