Exemplos de uso de "ilerlemeye devam" em turco

<>
İlerleyebiliyorsanız, ilerlemeye devam edin. Если можешь двигаться, иди.
Hazır aramızda mesafe varken ilerlemeye devam etmeliyiz. Мы должны идти, пока это возможно.
Daha sonra bu güçler kendi yollarında ilerlemeye devam etti. А потом эти же самые элементы продолжили свой курс...
Kendi yolumda ilerlemeye devam etmeliyim. Я должна идти своим путём.
Formosa ve Vietnam hükümeti arasında milyon dolarlık bir anlaşma olmasına rağmen, hükümetin yavaş hareket etmesi ve çelik fabrikasının sahibi olan holdingin sorumluluktan yoksun oluşunun yarattığı öfke ve hüsran ülke sınırlarını aştı ve geçen bir yılda da devam etti. Медлительность правительства, а также отсутствие подотчетности в отношении металлургического завода вызвали гнев и отчаяние, которые вылились в массовые протесты по всей стране и продолжаются уже целый год, хотя правительство Вьетнама и заключило с заводом соглашение на миллионов долларов США.
Dünyada her zaman ilerlemeye imkan yoktur, oğlum. В жизни нельзя идти только напролом, сынок.
Makalenin yazıldığı yaz aylarının sonlarına doğru, Kriz Dernekleri ve Genç Yaşıt Eğitimi Birliği ('Y - PEER "), neden kız kaçırma geleneğine karşı mücadele edilmesi gerektiğini anlatan kısa skeçler sunarak karşı kampanyalarına devam etti. Позднее тем же летом была написана статья, а Ассоциация кризисных центров и Молодёжная сеть равного обучения "Y - PEER" продолжили кампанию посредством небольших зарисовок о том, почему нужно бороться с похищением невест.
Bana engel olan çok şey vardı yani. Ama artık ilerlemeye ve gerçek planlar yapmaya hazırım. Меня сдерживало много вещей, но сейчас я готова двигаться дальше и строить реальные планы...
İnsan vücudu ölü olmasına rağmen aktif olmaya devam ediyor. Будучи мертвыми, человеческие тела все еще остаются активными.
Affedersiniz, sadece ilerlemeye çalışıyorum. Teşekkürler. Извините, можно пройти, спасибо.
Söyleyecek bir şeyin yokmuş gibi davranmaya devam mı edeceğiz? Или продолжим притворяться, что тебя ничего не тревожит?
Kafa sallayıp, yoluma devam etmek istiyorum. Я хочу просто кивнуть и идти дальше.
Bana tamam deyin ben de devam edeyim. Скажите, если согласны и мы продолжим.
Hayır, aramaya devam ederim. Нет, я еще поищу.
Yeminli düşmanlar olmaya devam mı? Мы снова стали заклятыми врагами?
Postları Fransızlara verip karşılığında at alırız sonra kızını aramaya devam ederiz. Мы обменяем их французам на лошадей и будем искать ее дальше.
Ameliyatın yarın devam edecek. Операцию придется продолжить завтра.
Tavsiyem böyle devam etmen yolunda olacaktır. Советую продолжать в том же духе.
Ölü dokuyu kesmeye devam etmeliyiz. Придётся и дальше удалять ткани.
Şey, işime devam etmeliyim. Ну, мне нужно идти.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.