Beispiele für die Verwendung von "konusunda uyarmıştı" im Türkischen

<>
Anson, beni iyi olduğun konusunda uyarmıştı. Энсон предупреждал меня, что ты хорош.
Saphra, beni bir ölüm olacağı konusunda uyarmıştı. Сафра предупредила, что к нам придет смерть.
yılı aşkın bir ayrımın ardından Küba ile diplomatik ilişkilerin devamı konusunda ABD Başkanı Barack Obama'nın şaşırtan bildirisi adadaki birçok Kübalı ve uluslararası topluluklar tarafından iyi karşılandı. Эта статья является частью нашей специальной рубрики "Куба - США: новое начало".
Julian arkadaşlarından uzak durmamız için uyarmıştı bizi. Джулиан предупредил нас не трогать его друзей.
Ancak kızın ve annesinin "uygunsuz" kıyafet açısından uyarılıp uyarılmadığı konusunda sessiz kalıyorlar. Но они умолчали о том, обратили ли именно они внимание девушки и её матери на "неприличный" наряд.
Bazı şeyler olabileceği konusunda Dick seni uyarmıştı. Дик предупреждал тебя, что возможны нестыковки.
Neler olacağı konusunda çok farklı bazı görüşler mevcut. Есть противоположные мнения о том, что произойдет.
Dr. Isaacs beni uyarmıştı. Доктор Айзек предупреждал меня.
Hım, güzel, tablolar hakkında konuşuyorsunuz. Lacivert konusunda haklıydın. Говоря о картинах, ты был прав насчет ультрамаринового синего.
Herkes beni senin hakkında uyarmıştı. Все предупреждали меня о тебе.
Claire, Ethan konusunda yalan attığını söyledi. Клэр рассказала про твоё вранье насчет Итана.
McGee senin hakkında beni uyarmıştı. МакГи предупреждал меня насчёт вас.
Açıkçası istihbarat komitesinin Arthur ve onun eylemleri konusunda ciddi şüpheleri var. У комитета по расследованию дурные предчувствия насчёт Артура и его действий.
Biliyorsun, Hicks, öldürmeye devam edecek diye uyarmıştı. Знаешь, Хикс предупреждал что могут быть другие убийства.
Kapı konusunda da çok özür diliyorum. И мне очень жаль насчет двери.
Tanner sen konusunda bizi uyarmıştı. Таннер нас предупреждал о тебе.
Arkadaş konusunda sadece şaka yapıyordu. Это она пошутила насчет друзей.
Angel seninle ilgili beni uyarmıştı. Ангел предупреждал меня насчет тебя.
Ve babamın yaşadığı inme konusunda beni suçladı. И выдвинула обвинения вчера ночью насчёт инсульта.
Şans işte, Machard beni uyarmıştı. К счастью, Машар предупредил меня.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.