Exemplos de uso de "mutluluk" em turco

<>
Ama bu gerçek mutluluk değil. Но это не настоящее счастье.
büyük mutluluk ve büyük acı. Много счастья и много страданий.
Gören Gözler'e yardımcı olmaktan mutluluk duyduğumu söyle. Скажи ОКУ, что я рад помочь.
Biz onu, gerçekten ihtiyacı olan insanlara mutluluk ve yaşam veren birisi olarak görüyoruz. Мы считаем его человеком, подарившим радость жизни тем, кто в этом нуждался.
Yeniden Dexter Lake Club'da olmak büyük bir mutluluk. Мы рады снова выступать в Декстер Лейк клубе.
Sizlere "Gemide Yaşam" programımızın resmen başladığını duyurmak benim için büyük bir mutluluk. С большим удовольствием я сообщаю об официальном начале программы "Жизнь на борту".
Onu, cam ardından sıraya sokarsanız teşhis etmekten mutluluk duyarım. Поставьте его в ряд, я буду счастлив его опознать.
Ne büyük mutluluk olurdu İngiltere için, bu erdemli Prens Hazretleri geçseydi başa. Счастливой Англия была б, когда принц этот добрый стал бы ею править!
Sanat dediğin mutluluk veren eğlenceli bir şey olmalıdır. Bunu herkes bilir. А искусство должно быть счастливым и весёлым, все это знают.
Sanırım, bu hayatta herhangi bir mutluluk bulabileceğinden umudu kesmişti. Думаю, что он отчаялся найти счастье в этой жизни.
Kesin olan şu ki: Cennet resimlerinde mutluluk yok. Да, безусловно, в картинах Рая нет счастья.
Eski dostları görmek hep mutluluk verir. Всегда рад встретиться со старыми друзьями.
Point Place'de iyi insanlara hizmet etmekten her zaman mutluluk duydum. Я всегда находил радость в служении добрым людям Пойнт Плейс.
Bayanlar ve baylar, sadece bir günlüğüne size hayvanat bahçemize hoş geldiniz demekten mutluluk duyuyoruz. Дамы и господа, только на один день мы рады приветствовать вас в нашем зоопарке!
Mel bunu anladı, büyük mutluluk duyarak bir yer yapmamıza yardım etti ve bütün sesler duyulabildi. Мел это понял, и с удовольствием помог нам построить место, где наши голоса услышат.
Suçluluk duygusunun, mutluluk için ödenen küçük bir bedel olduğuna karar verdi. Она решила, что чувство вины - это малая цена за счастье.
Bazen küçük bir mutluluk elde ettim ve bununla yetinmek zorundayım gibi geliyor. Bundan sonra, hayatım tekdüze olacak. Иногда мне кажется, что свой кусочек счастья мне уже достался, и теперь меня ждёт сплошная рутина.
Senin için Rick, yardım etmekten mutluluk duyarım. Ради тебя, Рик, рад буду помочь.
Eğer mutluluk, dünyayı bir ayak deodorantına koymak demek ise ben, yani Bagley, onlara bunu veririm! Если счастье значит стоять на двойном слое дезодорантов, я, Бэгли, лично берусь сделать их счастливыми.
Bu bir mutluluk veya güven telkin eden bir mesaj değildir. Ama gerçeğin ta kendisi ve bir uyarıdır. Это - не послание счастья или заверение, но это - правда, и это - предупреждение.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.