Exemplos de uso de "tam anlamıyla" em turco

<>
Belki para elde etme konusunda başarılı olamadın ama borcun kabulünü tam anlamıyla sağladın. Хотя ты и не преуспел в возвращении долга, ты получил формальную расписку.
Tam anlamıyla yeteneğini kaybetti. Он совсем потерял хватку.
Biraz daha bekleyip ne anlattığımı duysaydı.... şu an sırılsıklam değil tam anlamıyla motive olurdu. Если бы он меня дослушал, был бы сейчас вдохновлённый, а не мокрый насквозь.
Tom tam anlamıyla Danny'yi pataklıyordu. Том просто набросился на Дэнни.
Birbirimize güveniyoruz, tam anlamıyla. Мы полностью друг другу доверяем.
Yani tam anlamıyla atomlarına ayrılacak. Он просто развалится на части.
Çok büyük bir yıldızın tam anlamıyla çökmesi demektir. Это полный коллапс звезды, очень массивной звезды.
Çalışma ilişkimiz tam anlamıyla profesyonelce olmak zorunda. Наши рабочие отношения должны быть исключительно профессиональными.
Evet, ben pek bu evliliği tam anlamıyla onaylayabileceğimi sanmıyorum. Да, не думаю, что полностью поддерживаю этот союз.
Aslında tam anlamıyla okumadım henüz. Всё еще не прочитал это.
Nick Boyle, kız kardeşi öldürüldüğü için tam anlamıyla dağılmış aptal bir çocuktu sadece. Ник Бойл был просто глупым мальчишкой, который сильно разозлился из-за смерти своей сестры.
Michael, bugün havaalanında yaşananlar kelimenin tam anlamıyla bir felaketti. Майкл, ситуация в аэропорту чуть не стала катастрофой сегодня.
Zavallı Debbie sırtından bıcaklanmıs, kelimenin tam anlamıyla. Бедняжка Дэбби была заколота в спину, буквально.
Kendisi tam anlamıyla hayalimdeki adamdır. Он - мужчина моей мечты.
Tam anlamıyla platonik, çoğunlukla yani. Строго платонические. Ну, в основном.
Tam anlamıyla egemenliğin hissini. Этого чувства полного обладания.
Beynim tam anlamıyla yanmak üzere. Мой мозг буквально готов взорваться.
Bunu tam anlamıyla yaşamadığımızı kimse söyleyemez. что мы не жили по полной.
Hakimiyetin tam anlamıyla onda olduğu yegane alan portföy yatırımları. Инвестиции - единственное, над чем он имеет контроль.
Çok sevecen bir anneyle gerçekten iyi bir çocukluk annem beni tam anlamıyla destekliyordu ve sanatla uğraşmama yardım ediyordu. По-настоящему хорошее детство, маты была умной и понимающей она меня поддерживала, развивала мою склонность к искусству.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.