Exemplos de uso de "tehlikeye atıyorsun" em turco

<>
Geri kalan bizleri tehlikeye atıyorsun. Ты всех нас подвергаешь опасности.
Ve bir bebeğin hayatını tehlikeye atıyorsun, bunu yaparken... А ты подвергаешь его жизнь опасности, пока ты...
Bu insanları tehlikeye atıyorsun. Ülkenin her yerinde kaçırılmış insanlar var. Вы подвергаете людей опасности - похищенных, по всей стране.
Neden onu kurtarmak için her şeyi hatta ruhunu bile tehlikeye atıyorsun? Ну зачем всем рисковать, даже своей душой чтобы её спасти?
Neden mükemmel mutluluğu tehlikeye atıyorsun Mulder? Зачем рисковать абсолютным счастьем, Малдер?
Bizim için canını tehlikeye atıyorsun. Ради нас ты рискуешь жизнью.
Tüm operasyonu tehlikeye atıyorsun, Frank. Ты мешаешь нашей операции, Френк.
Yani onlardan biri olmaya bir hırlama kadar uzaksın. Ama sen tutmuş burada kalmak isteyip hepimizin hayatını tehlikeye atıyorsun. Вы ведь можете стать одним из них, а вы хотите просто сидеть и подвергнуть всех нас опасности.
Tüm aileyi tehlikeye atıyorsun. Ты подвергаешь опасности семью.
Alex'i de tehlikeye atıyorsun. Ты подверг Алекс опасности.
İlk yağmur ve şiddetli rüzgar kendini gösterdiğinde insanlar hala ahşap panellerine çekiçle vuruyor, market alışverişlerini yapıyor, Facebook'ta canlı yayın başlatıyor ve hayatlarını tehdit eden gelgite tanık olmak için kendilerini tehlikeye atıyorlardı. Первые ливни и порывы ветра уже достигли островов, и люди продолжали заколачивать свои окна деревянными досками, совершать последние пробежки в супермаркет, вести трансляции в Facebook и рисковать жизнью, чтобы стать свидетелями смертоносного величия огромных волн и прилива.
Sen onun hayatını riske atıyorsun. Ты подвергаешь его жизнь риску.
Burada geçirdiği her saniye hayatını tehlikeye atıyor. Каждую секунду здесь он рискует собственной жизнью.
İsveç hakkında çok iyi atıyorsun! Здорово ты врёшь насчёт Швеции.
Bizi, onu tekrar tehlikeye soktuğuna inanamıyorum. Снова подверг нас, ее такой опасности.
Onun hayatını riske atıyorsun. Ты рискуешь его жизнью.
Onu tehlikeye atar mıydınız, Kardinal Borgia? Вы подвергнете его опасности, Кардинал Борджиа?
Neden hayatını bunun için riske atıyorsun? Зачем ты рискуешь жизнью ради этого?
Kendi hayatını tehlikeye atarak bu teşkilat ve bu ulus için çok önemli şeyler yaptığını. Ты сделала нечто важное для Агентства и для страны, подвергая себя огромному риску.
Bu odada çok hassas bilgiler var ve sen riske atıyorsun bunu. Информация в этой комнате деликатная, и ты подвергаешь ее опасности.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.