Beispiele für die Verwendung von "риску" im Russischen

<>
Нет никаких оснований для здорового пациента подвергать себя такому риску. Sağlıklı birinin böyle bir riske atılmasının hiçbir tıbbi dayanağı yoktur.
Вы всех подвергаете риску. Herkesi riske atmış olursunuz.
Я уверена, мистер Томас не хочет подвергать жизни агентов риску. Eminim Bay Thomas ajanların hayatını riske atmak gibi bir niyeti yoktur.
Ты подвергаешь себя и каждого в этом зале огромному риску. Kendini tutamadım değil mi? Bu salondaki herkesi riske attın.
Ее убийство приводит к большему риску чем оставление ее живой. Onu öldürmek canlı tutmaktan çok daha büyük bir risk içeriyordu.
Хмм. Вы правда подвергли бы риску программу только ради мести за напарника? Sırf ortağının intikamını almak için programı ciddi tehlikeye atardın, değil mi?
Этот хрупкий баланс не может подвергаться риску. Bu riske atılamayacak çok kırılgan bir dengedir.
Если бы я развернула корабль и возвратилась на территорию боргов, я бы подвергла свой экипаж ненужному риску. Eğer bu gemiyi geriye döndürüp, Borg bölgesine götürecek olursam, mürettebatımı, gereksiz bir riske atmış olurum.
Теперь иди, иначе любопытные глаза Флоренции увидят нас вместе и подвергнут тебя риску. Dikkat et de Floransa'nın meraklı gözleri bizi birlikte görüp çoktan ifşa olmuş karakterini sorgulamasın.
Я подвергаюсь большому риску из-за вас троих. Üçünüze kıyasla en büyük riski ben aldım.
если мы выдадим себя и наше прикрытие мы подвергнем ее жизнь риску. Açığa çıkarsak kızın hayatını da riske atarız. - Tamam, anladık.
Если режем нервы - подвергаем риску глотание, голосовые связки, потоотделение... Sinirleri kesmeye başlarsan, yutkunmasını ses tellerini ve terleme fonksiyonunu tehlikeye atarsın.
Никто риску не подвергается. Хорошо? Kimseyi riske atmıyorum tamam mı?
Ты подвергаешь себя риску ни за что. Kendini hiç bir şey için riske atıyorsun.
Мы можем лишь подвергнуть большему риску жизнь заложницы. Böyle yaparak kaçırılan kadının da yaşamını tehlikeye atarız.
Станем давить, подвергнем риску заложника. Çok zorlarsak rehineyi riske atarız bence.
Он подвергает риску безопасность моей семьи. O da ailemin güvenliğini riske atıyor.
Думаю, вы и сами понимаете, что подвергаете себя риску. Peki, sanırım size söylememe gerek yok, kendinizi riske atıyorsunuz.
Ты подвергаешь его жизнь риску. Sen onun hayatını riske atıyorsun.
Формана касается способность его докторов делать их работу, чтобы жизни не подвергались риску. Foreman'ın işi, doktorların sağlıklarının yerinde olup hastaların hayatlarının risk altında olmadığından emin olmak.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.