Beispiele für die Verwendung von "ближнем востоке" im Russischen

<>
Его возмущение перекликалось с чувством многих людей, в том числе политиков на Ближнем Востоке, отмечает американский ученый и историк Хуан Коул. Juan Cole'ün dikkat çektiği üzere bu Orta Doğu'daki politikacıları da içeren birçok kişiyle yankı eden bir duyarlılıktı.
Айсберг на Ближнем Востоке? Ortadoğu'da buz dağı mı?
решение продовольственных проблем, здравоохранение и строительство инфраструктуры на Ближнем Востоке. eğitim, gıda sağlık ve altyapıya ayırsak ne olurdu düşünebiliyor musunuz?
Мадам вице-президент, вы бы стали так шутить о Ближнем Востоке? Sayın Başkan Yardımcısı, Orta Doğu hakkında böyle espriler yapar mıydınız?
Поскольку Иран всегда воспринимал себя как естественную доминантную силу на ближнем востоке. ve İran' lılar kendilerini hep Orta Doğu'daki baskın güç olarak görüyorlardı.
Не мирные переговоры на Ближнем Востоке. Orta Doğu barış konferansı değil yani.
Как правило, США не поддерживают военные действия на Ближнем Востоке. Bilindiği üzere, Birleşik Devletler Orta Doğu'da askeri harekata destek vermemiştir.
На Ближнем Востоке особо не побегаешь. Orta Doğu'da koşacak pek yer yoktur.
Не только для операций на Ближнем Востоке, но и для жизни Бишопа. Sadece Orta Doğu operasyonları için değil, aynı zamanda Bishop'ın hayatı için de..
Съёмки фантастики на Ближнем Востоке. Orta Doğu'da bir uzay filmi.
Genesys имеет офисы в Канаде, Латинской Америке, Европе, Ближнем Востоке, Африке и Азии. Genesys'in merkezi Daly City Kaliforniya da'dır ve Kanada, Güney Amerika, Avrupa, Orta Doğu, Afrika, Asya ve Avustralya'da ofisleri bulunmaktadır.
Последовали новые аресты и зверства, в результате которых 63 из еврейских детей были взяты взаложники и затем последовали погромы еврейских общин на всем Ближнем Востоке. Bunu izleyen yeni tutuklamalar ve baskılar, 63 Yahudi çocuğun rehine alınması ve Orta Doğu'nun dört bir yanındaki Yahudi cemaatlerine yönelik saldırılar ile sonuçlanmıştır.
В ближнем бою это нормально. Yakın savaşta böyle şeyler olur.
В данный момент основной мотивацией для Пекина служит экономическая заинтересованность - его экономическое влияние в регионе в последние несколько лет росло экспоненциально. Китай также обеспокоен вопросом растущей угрозы джихадизма на Среднем Востоке. Pekin, esasen ekonomi kaynaklı hareket ediyor olmakla birlikte (bölgedeki ekonomik etkisi son yıllarda katlanarak artmakta) Ortadoğu'da artan cihatçılık tehlikesine karşı da alarma geçmiş durumda.
Ваша карьера поднимается как солнце на востоке. Kariyerinin doğudan bir güneş gibi yükseldiğini görebiliyorum.
Даже по сравнению с землетрясением на Дальнем Востоке и раком яичек? Uzak doğudaki depremlerle veya testis kanseri ile karşılaştırılabilir, değil mi?
Только бывшая жена на востоке. Doğuda sadece eski karısı var.
Я звонила насчет пропавшего гражданина США на Среднем Востоке. Orta Doğu'da kaybolan bir ABD vatandaşı ile ilgili aramıştım.
И другой в пятидесяти метрах на востоке. Onun metre doğusunda bir tane daha var.
Тут пожарный выход, на востоке порш, идите. Doğudaki cam odada yangın çıkışı var, hadi git.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.