Beispiele für die Verwendung von "Orta Doğu" im Türkischen

<>
Sayın Başkan Yardımcısı, Orta Doğu hakkında böyle espriler yapar mıydınız? Мадам вице-президент, вы бы стали так шутить о Ближнем Востоке?
Orta Doğu, Güney Amerika. Средний Восток, Южная Америка.
Suriye, Çin, Orta Doğu... Сирия, Китай, Ближний Восток.
Sadece Orta Doğu operasyonları için değil, aynı zamanda Bishop'ın hayatı için de.. Не только для операций на Ближнем Востоке, но и для жизни Бишопа.
Şair, filozof ve Orta Doğu tarihçisi. Поэт, философ и историк Ближнего Востока.
Orta Doğu barış konferansı değil yani. Не мирные переговоры на Ближнем Востоке.
Dünya çapında hizmet veren özel bir güvenlik şirketi, buna Orta Doğu da dahil. Это частная охранная фирма, которая работает по всему миру, включая Ближний Восток.
Şam vakasının ardından Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da pogromlar yayıldı. Они прошли по многим городам Ближнего Востока и Северной Африки.
Genesys'in merkezi Daly City Kaliforniya da'dır ve Kanada, Güney Amerika, Avrupa, Orta Doğu, Afrika, Asya ve Avustralya'da ofisleri bulunmaktadır. Genesys имеет офисы в Канаде, Латинской Америке, Европе, Ближнем Востоке, Африке и Азии.
1989'da lise mezuniyeti sonrası Ankara'da Orta Doğu Teknik Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümüne kayıt yaptırmış fakat İngilizce hazırlık sınfının ilk döneminde eğitimini bırakmıştır. В 1989 году поступил в Ближневосточный технический университет в Анкаре, но вскоре бросил его.
1968'de Ege Üniversitesi'nin izniyle bir yıl süreyle çalışmak üzere Orta Doğu Teknik Üniversitesi'ne gitti. В 1968 году Икэда был приглашён в течение одного года преподавать в Ближневосточном техническом университете (METU) в Анкаре в качестве приглашённого профессора.
Şirket Orta Doğu, Asya ve Afrika olmak üzere 18 ülkede faaliyet göstermektedir. Оказывает услуги связи в 18 странах Ближнего Востока, Азии и Африки.
Bir süre Orta Doğu'daydım. Долгое время провел на Среднем Востоке.
1871 yılında han sisteminin kaldırılmasıyla, şu anda Setagaya'nın bulunduğu bölgenin orta ve doğu kısımları Tokyo prefektörlüğünün, geri kalan kısmı ise Kanagawa prefektörlüğünün bir parçası olmuştu. В 1871 году его центральная и восточная части были присоединены к префектуре Токио, оставшиеся районы - к префектуре Канагава.
1935'te piyade subayı göreviyle Doğu ve Orta Anadolu'nun, Trakya'nın pek çok yerini dolaştı. В 1935 году в должности офицера от пехоты он много путешествовал по Восточной и Центральной Анатолии, а также Европейской части Турции.
Orta sınıfın yükselmesi ve iklim değişikliği klimalara olan talebi bu yıl % oranında arttırdı. В этом году спрос на кондиционирование воздуха увеличился на% из - за роста среднего класса и изменений климата.
Amerika Ermeni Kilisesi'nin Doğu Psikoposluk Bölgesi'nin açıkladığı şekilde unutma beni çiçeği, "Ebedi anmanın temasını ifade ediyor ve aynı zamanda geçmişe, bugüne ve geleceğe dair tecrübelerin sembolik olarak anımsanması anlamına geliyor." В Восточной епархии Армянской апостольской церкви США пояснили, что незабудка "символизирует знак вечной памяти, но также, в символичной форме, предназначена пробуждать переживания прошлого, настоящего и будущего".
Rusya'daki toplumsal davranış genellikle Orta Asya ve Kafkaslar'dan gelen göçmenlere karşı düşmanca. Общественное мнение в России часто враждебно по отношению к мигрантам из Центральной Азии и с Кавказа.
Hitler Ukrayna bölgesinin yönetimini, Ostministerium (Doğu Vekaleti) başı olan Nazi filozof Alfred Rosenberg'e (-) verdi. Гитлер назначил нацистского философа Альфреда Розенберга (-) главой Имперского министерства оккупированных восточных территорий, которое управляло территорией и Украины.
Eski Sovyet Orta Asya bölgesinde uluslararası şirketler sıkça kötüye kullanılmakta. В постсоветской Центральной Азии нередки случаи нелегального использования международных торговых марок.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.