Beispiele für die Verwendung von "на что они способны" im Russischen

<>
Представь, на что они способны. Bu bilgiyle neler yapabileceklerini bir düşün.
Если они солгали об этом, кто знает, на что они способны? Eğer bu konuda yalan söyledilerse, daha başka neler yapabilirler, kim bilir?
Если Фарм содержит личного киллера, одному Богу известно, на что они способны. O ne yapıyor orada? Pharm'ın kendi kiralık katili var. Neler yapabileceklerini Allah bilir.
Не похоже, что они способны причинить ей вред. Bebeğe zarar vermek için hiç bir şey yapmayacakları kesin.
Вряд ли они способны на такое. Onlar da böyle bir şey yapmaz.
Другие настолько боятся людей в униформе, что они признаются в чем угодно. Bazıları üniformalı insanlardan o kadar korkuyor ki bilmediği şeyleri bile itiraf ediyor.
И когда они сосредотачиваются на ком-то они способны на все. Ve birine gözünü bir kere diktiler mi her şeyi yapabilirler.
Мы полагаем, что они помогут привнести больше креативности, создать больше инноваций и больше открытых обществ. İnanıyoruz ki bu prensipler daha yaratıcı, üretken ve açık toplumlar yaratmaya yardımcı olacaktır.
Они способны проявить невидимое с помощью УФ-лучей. Morötesi ışıklarla gözle görülmeyen çeşitli etkileşimleri yakalayabiliyor.
Члены клуба чувствуют, что они - одна большая семья. Bunun nedenlerinden başka biri ise birçok üyenin Dubai'de gurbetçi olması.
Я надеюсь, что они не видели этого видео. O videoyu görmemelerini içtenlikle umuyorum.
Мы присоединяемся к международному движению за защиту наших свобод, потому что мы верим, что они стоят того, чтобы за них боролись. Özgürlüklerimizi savunmak amacıyla bu uluslararası harekete katılıyoruz çünkü bu prensiplerin uğruna savaşmaya değer olduğuna inanıyoruz.
Опираясь на новости, организаторы шахматного турнира отрицают, что они дисквалифицировали девушку - правда то, что девушка сама покинула турнир. Haber bültenlerine göre, turnuvanın yöneticileri kızı turnuvadan diskalifiye ettiklerini yalanlıyorlar - ki gerçek bu çünkü kız kendisi turnuvadan çekildi.
То, что они придумали в этот день, оказалось больше, чем просто забава. Ama o gün elde ettikleri şey eğlenceden çok daha fazlasıydı.
И я сделал это для того что они называют "Большее благо" Ve bunu dediklerine göre "daha büyük bir amaç" için yaptım.
Но все-таки возможно, что они вернутся полностью? Yani, tüm hafızasının geri gelmesi mümkün mü?
Люди молятся, потому что они верят, что Господь поможет им. İnsanlar Tanrı'nın, böyle yaparlarsa kendilerine yardım edeceğini düşündükleri için dua eder.
Есть ли такая опасность, что они признают твой брак законным? Evliliğinin geçerli olduğuna dair karar almaları gibi bir ihtimal var mı?
И кстати, мой отец сказал, что они нашли кучу фотографий Эллисон, на его компьютере. Ve bu arada, babam Matt'in bilgisayarında Allison'un bazı fotoğraflarını görmüş. Ve o karelerde sadece kendisi yok.
Кого волнует, что они - семья? Yani onun bir ailesi olması kimin umurunda?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.