Beispiele für die Verwendung von "она поняла" im Russischen

<>
И она поняла бы наше решение. Ve yapmak zorunda olduğumuz şeyi anlardı.
И они ушли. Я думаю она поняла, что становится только хуже. Sonra gittiler çünkü şunu fark ettiğini sanıyorum bu muhabbet gittikçe kötüye gidecek.
Что она поняла, Уэсли? Neyi fark edecekti, Wesley?
Она поняла, что ты леди? Senin bir hanımefendi olduğunu anladı mı?
Она поняла, какое зло против меня замышляют. Ne tür karanlık güçlerin peşimde olduğu anlıyor artık.
Она поняла, Уилл. O anladı, Will.
Так что она поняла, что это нормально, быть ненадежным. O da, ki bu kabul edilebilir, güvenilmez olduğumu öğrendi.
Через месяца она поняла, "тихая" значит сидеть по подвалам и резать головы курицам. Dört ay geçirdikten sonra "sessiz" in anlamının bir bodruma kapatılıp tavuk kesmek olduğunu anladı.
Она несчастна. Она поняла, что сделала огромную ошибку. O mutsuz ve büyük bir hata yaptığının farkına varmış.
Подождите, надо, чтобы она поняла. Onlar vuruldu. Bekle, onu anlaman gerekir.
И она не единственная такая! Ve bunu yapan sadece o değildi!
Поняла, но путаница оказалась забавной. Biliyordum ama böyle daha eğlenceli oldu.
Когда ей было лет, Мехри с мужем переехали в Дубай и, наконец, она получила права на вождение мотоцикла. Mehri yaşına geldiğinde eşiyle birlikte Dubai'ye taşınmış ve o zaman, sonunda motosiklet ehliyetini almıştı.
И я поняла, вот кем я хочу быть. Sonraysa fark ettim ki, yapmak istediğim buydu işte!
Она придёт, но лучше начинайте писать прямо сейчас. Она присоединится позже. En iyisi siz şu an yazmaya başlayın, o size sonradan katılacak.
Затем я поняла: это ровно половина разницы между нашими зарплатами. Sonra düşündüm de, seninle benim maaşımın arasındaki farkın tam yarısı.
Но в то же время она немного пугает меня, вдруг следующая вещь, которую я напишу, не будет настолько хорошей. Ancak aynı zamanda belki bir sonraki yazacağım şeyin de o kadar da iyi olmayacağı konusunda beni biraz korkutuyor.
Я поняла, Брендан. Tamam, anladım Brendan.
Лили Грей! Она прекрасный экземпляр. O müthiş bir örnek, devasa.
Я поняла для чего это - чтобы бросить употреблять сахар. Ne olduğunu buldum, çok basit, şeker koymak için.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.