Beispiele für die Verwendung von "самом" im Russischen

<>
Впрочем, на самом деле это было подслушано в метро. Tamam, aslında bu, metroda kulak misafiri olunmuş bir şeydi.
Этот шум на самом деле может восстановить поврежденный мозг. Aslında o gürültü, hasar görmüş beyni yeniden şekillendiriyor.
На самом деле, я как раз шла в главный офис, чтобы поговорить с Вами. Aman Tanrım, çok uzun zaman olmuş. Aslında ben de sizinle konuşmak için merkez ofise geliyordum.
На самом деле она уезжает сегодня на уикенд а колледж Балларда. Aslında bugün Ballard Üniversitesi'ndeki tanıtım turu için erken çıktı.
"Мэри на самом деле не проститутка". "Mary aslında bir hayat kadını değil."
На самом деле невежливо об этом спрашивать. Gerçekten, bunun sorulması pek hoş değil.
Гомер, Минди вы выиграли романтический ужин у мадам Чао в самом сексуальном китайском ресторане столицы! Homer, Mindy. Madam Chao'da romantik bir akşam yemeği kazandınız Capital City'deki en seksi Çin lokantası.
Она просто помогает разобраться, что ты на самом деле можешь сделать. Yalnızca, gerçekten bir şeyler yapabilmek için sorunun ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk.
На самом деле, эта неделя была очень важной. Koca bir yalan. Aslında, bu hafta epeyi önemliydi.
На самом деле они не глухонемые. Onlar gerçekten sağır ve dilsiz değil.
Но на самом деле атомы почти пусты. Ama aslında atomların büyük bir kısmı boş.
На самом деле мы из криминалистической лаборатории Вегаса. Aslında biz Vegas Suç Laboratuvar'ından geliyoruz.
На самом деле обнаружилось что вы совратили ее мужа. Ama aslında, kocasını ayarttığınızı keşfetmişti ve onun kavgasıydı.
Итак, для такого путешествие нам нужно на самом деле что-то гораздо более массивное чем пирамида. Bu yüzden zamanda yolculuk için gerçekten ihtiyacımız olan bir piramidin kütlesinden çok daha yoğun bir şeydir.
То есть она увидит меня на самом деле? Yani o, gerçekten de beni mi görecek?
Мы приземлились в самом центре Нового Нью-Йорка. Yeni New York'un tam olarak merkezine ineceğiz.
На самом деле, она не захотела летать с вами, так? Ama gerçek şu ki, kız seninle uçmak istemedi, değil mi?
Уолтер, мы в самом центре. Walter, tam bir şeyin ortasındayız.
На самом деле, оно позвоночное. aslında biraz daha fazlası bir omurgalı.
Коротыш, какова Бетси на самом деле? Yarım Galon, Betsy aslında nasıl biri?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.