Beispiele für die Verwendung von "самом разгаре" im Russischen

<>
У нас тут в самом разгаре поздний ужин. Biz de tam bu arada gecikmiş öğünümüzü yiyorduk.
Это было эротическое свидание - в самом разгаре... Olabilecek en yoğun erotik ortamlardan birinin tam ortasındaydım.
Мы оказались в самом разгаре финансового кризиса и федеральное правительство отвечает на это решительными действиями. Ciddi bir finansal krizin ortasındayız ve federal hükümet bu duruma kesin adımlar atarak yanıt veriyor.
У меня исповедь в самом разгаре. Burada lanet olası bir itirafın ortasındayım.
У меня в самом разгаре встреча. Alo? Şu anda toplantının ortasındayım.
В следующем году, когда альтернативный рок и гранж были в самом разгаре, Tool выпускают свой первый полноценный альбом, "Undertow". Alternatif rock'un revaçta olduğu sonraki yılda Tool, "Undertow" adlı ilk albümünü piyasaya sürdü. (1993).
Твоя вечеринка еще в разгаре? Partin hâlâ devam ediyor mu?
Впрочем, на самом деле это было подслушано в метро. Tamam, aslında bu, metroda kulak misafiri olunmuş bir şeydi.
В разгаре жизни мы умираем. Hayatın ortasında, ölüm bizimle.
Этот шум на самом деле может восстановить поврежденный мозг. Aslında o gürültü, hasar görmüş beyni yeniden şekillendiriyor.
Возможно, потому что ты в разгаре войны и доведён до отчаяния. Belki bir savaşın ortasında olduğun için ve çaresiz bir durumda kaldığın için.
На самом деле, я как раз шла в главный офис, чтобы поговорить с Вами. Aman Tanrım, çok uzun zaman olmuş. Aslında ben de sizinle konuşmak için merkez ofise geliyordum.
Я в разгаре интернет-аукциона по покупке мешка лифчиков. Ebay'de bir paket sutyen açık arttırmasının tam ortasındaydım.
На самом деле она уезжает сегодня на уикенд а колледж Балларда. Aslında bugün Ballard Üniversitesi'ndeki tanıtım turu için erken çıktı.
"Мэри на самом деле не проститутка". "Mary aslında bir hayat kadını değil."
На самом деле невежливо об этом спрашивать. Gerçekten, bunun sorulması pek hoş değil.
Гомер, Минди вы выиграли романтический ужин у мадам Чао в самом сексуальном китайском ресторане столицы! Homer, Mindy. Madam Chao'da romantik bir akşam yemeği kazandınız Capital City'deki en seksi Çin lokantası.
Она просто помогает разобраться, что ты на самом деле можешь сделать. Yalnızca, gerçekten bir şeyler yapabilmek için sorunun ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk.
На самом деле, эта неделя была очень важной. Koca bir yalan. Aslında, bu hafta epeyi önemliydi.
На самом деле они не глухонемые. Onlar gerçekten sağır ve dilsiz değil.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.