Beispiele für die Verwendung von "свободно" im Russischen

<>
Однако министр объяснил, что это было сделано в целях обеспечения общественной безопасности и добавил, что медицинский персонал имеет право свободно выражать свое мнение. Ancak Bakan, bunun sadece kamu güvenliğini korumak amacıyla yapıldığını ve sağlık personelinin görüşlerini özgürce ifade etme hakkına sahip olduğuna dikkat çekti.
Чтоб мы свободно бродили? Gezinmemiz serbest mi olacak?
Тем не менее, Гипатия свободно и вызывающе вторгалась в традиционно мужские области. Buna rağmen Hypatia, özgür bir biçimde çekinmeden, erkeklerin nüfuz bölgesinde dolaşabiliyordu.
А теперь такая команда свободно орудует в Лос-Анджелесе. Şimdi bunlardan oluşan bir takım LA'de serbestçe geziyor.
Он нормально сидит, свободно дышит. Duruşu iyi, rahat nefes alıyor.
Сейчас я сниму это состояние, и ты будешь говорить четко, свободно и легко. Şimdi ben bu hareketsizliği üzerinden kaldırıyorum ve sen düzgün, serbest, anlaşılabilir şekilde konuşacaksın.
Он умер, место свободно, а объезд всё ещё строят. Adam öldü, koltuk boşta ve o yan yol hâlâ yapılıyor.
Я прочесала эту линию вдоль и поперёк, и со своей стороны могу свободно говорить. Bu hattı temizlettirdim ve kontrol ettirdim. Ben rahat bir şekilde konuşabilirim. Sen bunu yapabilecek misin?
Кто из вас свободно говорит по-итальянски? Hanginiz akıcı bir şekilde İtalyanca konuşabiliyor?
Что бы вы предпочли? Научиться летать или свободно говорить по-французски? Uçmayı mı yoksa akıcı bir şekilde Fransızca konuşmayı mı tercih edersiniz?
Он, наконец, мог дышать свободно. Sonunda özgür biri olarak nefes alıp verebiliyordu.
И сейчас одно место свободно. Şu an bir yer boşta.
Поэтому, это последний день, когда я могу пройтись свободно. Bu yüzden bugün, benim son kez serbestçe dolaştığım gün olacak.
Лишь с тобой я могу свободно говорить. Кому могу доверять. Rahatça konuşabildiğim tek kişi sensin, güvenebileceğim tek kişi sensin.
Это невероятно, Я чувствую себя так свободно и хорошо. Yani bu muhteşem, Pheebs. Çok özgür ve zarif hissediyorum.
Стадо прекрасных диких пони, свободно бегущих по полям. Bir sürü vahşi midilli geniş bir vadide özgürce koşturuyor.
Уголовники свободно шляются по городу. Şehirde serbestçe dolaşan mahkumlar var.
У меня хорошая новость: свободно одно место в программе реабилитации. İyi haber, rehabilitasyon programımızda şu anda açık bir yere sahibiz.
Будет свободно через недель. Beş hafta içinde müsait.
Какой смысл жить свободно, если живёшь без любви? Özgür olmanın ne yararı var eğer sevecek kimsen yoksa.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.