Beispiele für die Verwendung von "того места" im Russischen

<>
Если бы копы нашли мои пальчики в кварталах то того места, меня бы уже загребли. Polisler olay yerinin beş blok ötesinde dahi parmak izimi bulmuş olsalardı çoktan beni buradan götürmüş olurlardı.
Я встретил эту женщину, когда вышел из того места. Bu kadınla ilk tanıştığımda, Dışarı çıkmıştım ve dedim ki:
Моя команда нашла доказательства, что Чарльз находился далеко от того места, где застрелили его отца. Takımım Charles'in, babasının vurulduğu olay yerinden çok uzakta bir yerde olduğunu su götürmez bir şekilde kanıtlayabildi.
Я хочу знать, как далеко отсюда до того места, где ты живёшь. Buradan yaşadığın yere ne kadar uzak olduğunu bilmek istiyorum.
Кризис легко увидеть: город разрушен суровыми условиями, он брошен и пуст, в городе нищета... и в нем есть очень интересные здания и места. Krizi görmesi kolay: şehir kemer sıkma politikaları ile çökmüş, terk edilmiş, boşaltılmış durumda. Fakirlik var... ama enteresan binalar ve yerler de var.
Япония пусть и мала, но места здесь много. Japonya küçük olduğu kadar yine de büyük bir yer.
Подобрать места, где они остановились. Onların bıraktığı yerden devam etmek için.
Никаких ферм, никаких путешествий в необычные места. Kırsal, ya da değişik bir yere gitmedi.
Там ещё полно свободного места. Büyütecek bir sürü oda var.
Эта будка, которая переносит меня в далекие места. Bu küçük kulübe, beni çok uzak yerlere götürüyor.
Даты, места, цели имена и причина для действия. Tarihleri, yerleri, hedeflerin isimlerini.... ve eylemin sebebini.
У нас были и другие секретные места? Bilmem gereken başka gizli yerler var mı?
Всему личному составу явиться на свои места! Tüm personel, derhal görev yerlerine gitsin.
Разрез в коронарной артерии должен быть сделан ниже места блокады! Hey! Koroner arter kesileri tıkanıklığın olduğu yerin aşağısından yapılır!
Для тебя здесь тоже теперь нет места. Burada senin için de yer yok artık.
Фи, у нас нет выбора места встречи. Fi, yeri değiştirmek gibi bir imkanımız yok.
Уэст, тебе нет места в моей жизни в любую погоду. West, yağmurlu da olsa güneşli de olsa hayatımda yerin yok.
Я маленькая и много места не займу. Ben küçüğüm, çok fazla yer kaplamam.
Субъект любит знакомые места. Şüpheli tanıdık yerleri seviyor.
Там нет места для другого ребёнка. Bebek için ayrı bir yer yok.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.