Beispiele für die Verwendung von "çocuklarınızı yiyen şeytanı" im Türkischen

<>
Bu adam, çocuklarınızı yiyen şeytanı öldürdü. Он уничтожил демона, пожиравшего ваших детей!
Evet, Ruby'nin şeytanı her yere yayılıyor. Ага, Силы Зла Руби расползаются повсюду.
Bu kadar çok yemek yiyen birini hiç görmemiştim. Никогда не видел, чтобы кто-нибудь так ел.
Metropolis! Krull, çocuklarınızı yiyecek! Метрополис, Крул сожрёт твоих детей.
Tanrım, gerçekten o lanet şeyi, o şeytanı bulduğumuzu hayal edebiliyor musun? Боже, можешь себе представить, что мы Наконец, нашли того демона?
Kendini yiyen bir yılan. Змея, пожирающая себя.
O yüzden buraya gelin, çocuklarınızı getirin, ve Orson etrafında sihirli bir tur atın. Так добирайтесь до нас, приводите детей, и отправляйтесь в волшебный тур над Орсоном.
Mağara şeytanı çılgına dönmüştür. И дьявола это разозлило...
Et yiyen bir hastalık. Болезнь, питающаяся кожей.
Yoksa sizi içeri alıp çocuklarınızı Koruyucu Hizmetler'e teslim etmek zorunda kalacağım. Иначе мне придётся арестовать вас и передать ваших детей отделу опеки.
Şeytanı değil, kadını diyorum! Не демона, а женщину!
Harry, Draco Malfoy'un bir Ölüm Yiyen olduğunu sanıyor. Гарри считает, что Драко Малфой отныне Пожиратель Смерти.
Çocuklarınızı da mı getirdiniz? Вы привезли своих сыновей?
Deniz şeytanı yine saldırdı! Новые проделки морского дьявола.
Karanlık dağların eteklerinde yaşayan çok yaşlı, aksi bir adam. Muhtemelen kahvaltıda çocuk yiyen türden. У подножия Тёмных гор живет один вспыльчивый старик, который наверняка ест детей на завтрак.
Çocuklarınızı bunları sevmeleri yönünde eğitin. Приучите ваших детей любить их.
Ama, teoride çizdiğim bu daire şeytanı içerde tutmalı. Но по теории этот круг не даст демону вырваться.
Et yiyen, kutsal kitap okumayan bir keşiş ha? Монаха, который ест мясо и не умеет читать?
Bence ikiniz, çocuklarınızı da alıp vatanınıza dönmelisiniz. Думаю, вы с детьми должны вернуться домой.
Öz kardeşinin yerine bir şeytanı seçtin ve bak sonucu ne oldu. ТОГДА Ты предпочёл демона родному брату. И посмотри, что вышло.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.