Beispiele für die Verwendung von "çok uzun bir" im Türkischen

<>
Çok uzun bir yolculuktu. Это было долгое путешествие.
Bir hafta çok uzun bir süre. Bir haftada bir çok şey değişebilir. Неделя - это целая вечность, много чего может поменяться за неделю.
Bir buçuk yüzyıl uzak kalmak için çok uzun bir süre. Полтора века, это долгое время, чтобы быть далеко.
Dişi kozalağın üstüne polen düşmesi çok uzun bir sürecin sadece başlangıcıdır. Пыльца, падающая на женскую стробилу это только начало длинного процесса.
Çok uzun bir yoldu bu. Это была очень длинная дорога.
Bu çok ama çok uzun bir yolculuk olacak. Это путешествие обещает быть долгим, очень долгим.
Bakanlık Müsteşarına söyleyin, Benimle daha sonra görüşmek isterse, çok uzun bir yol tepmesi gerekebilir. Передайте государственному секретарю - если он захочет со мной поговорить, возможно, ему придётся попутешествовать.
Bak, bu çok uzun bir yolculuk olacak. Знаешь, нам предстоит действительно очень долгий путь.
Bu, bana söylemeden geçirmek için çok uzun bir süre. Чертовски много времени прошло, а ты мне не сказал.
Ama çok uzun bir yoldan geldik ve geminin neden battığını anlamak konusunda hiç yol alamadık. Но мы приехали издалека и ни на йоту не приблизились к пониманию причин потери судна.
Çok uzun bir süredir yoktun ve bir çok şey değişti. Ты ушел очень давно и многое изменилось с тех пор.
Çok ama çok uzun bir gün geçirdik herkes yatağına geçsin, ne dersiniz? Слушайте, это было очень-очень длинный день, может мы уже отправимся спать?
Çok uzun bir süre beklemiş olabilir. Ну, ему придётся долго ждать.
Anlaşılan deden çok uzun bir gece geçirmiş. Вижу, у дедушки выдалась трудная ночь.
Mac'in babası büyük ihtimalle çok uzun bir zamandır kadın görmemiştir. Возможно, отец Мака не видел женщину очень долгое время.
Ama onun için çok uzun bir yolculuk gerekiyor Rapunzel. Но ведь за ними очень далеко идти, Рапунцель.
Beş bin kilometre çok uzun bir mesafe. Три тысячи миль - это большое расстояние.
Sevgili Avusturyalılar sizi bir daha göremeyeceğim. Belki çok uzun bir süre. Сограждане австрийцы, я не увижу вас очень, очень долго.
Beni görmek için çok uzun bir yoldan geldiler. Они издалека приехали, что бы увидеть меня.
Çok uzun bir süre suyun altında nefessiz kalmıştı. Он был под водой слишком долго без воздуха.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.