Beispiele für die Verwendung von "üzerine çalıştım" im Türkischen

<>
Aslında, ben Yucatan arkeolojisi üzerine çalıştım. Я работала на археологических раскопках в Юкатане.
Jürinin davranışsal hareketleri üzerine çalıştım. Я изучаю модели поведения присяжных.
Ben bu dizi üzerine çalıştım Bay Abed. Я изучал это шоу, Мистер Эбед.
Rus milletvekili Dmitry Gudkov ("Adil Rusya" partisi), düşünceli bir Facebook gönderisi yayınladı, metinde gösterinin doğallığı, toplumun tepkisi ve bunların gelecekteki Rus protestoları ve Rus devleti üzerine neler belirtebileceğine dair düşünceleri yer aldı: Российский парламентарий Дмитрий Гудков опубликовал в Facebook запись, в которой высказался о сути акции, реакции общества на нее и ее значении для государства и грядущих протестов.
Güvenlikçi elemana anlatmaya çalıştım ama o beni bir tür ninja boğma hareketiyle tuttu. Я пытался объяснить это охраннику, но он держал меня просто хваткой ниндзя.
Bağımsız haber kaynağı Animal Político, cinayet öncesi Adame'ın birçok kez haberciliği bırakması üzerine tehdit aldığını yazdı. Независимое агентство новостей Animal Politico сообщает о том, что перед смертью Адаме несколько раз получал в свой адрес угрозы с требованиями прекратить журналистскую деятельность.
İnsan olmak için çok çalıştım. Я очень стараюсь стать человеком.
Kov onu. Bana Blackie ile adamlarını üzerine salıp sahibi olduğum mallara dokunamayacağını öğretmelerini söyle. Давай я спущу на него Блэки, чтобы он больше не трогал мои вещи.
Ona açıklamaya çalıştım, ama bir anlam veremedim. Я пытался узнать, но ничего не понял.
Evet, sonra biri üzerine basıyordu. Да. А потом на него наступили.
Daha önce orada çalıştım. Я там уже работал.
Eğitmenlerinin beklentilerinin de üzerine çıktın. Вы превзошли ожидания своих кураторов.
Senin için en iyisini yapmaya çalıştım. Я всегда старался изо всех сил.
Polisleri üzerine mi saldın yoksa? Ты навел копов на нее?
Öyle olunca almaya çalıştım o da ateş etti. Я попытался схватить кольцо, он вытащил пистолет.
Kim yazdı bunu üzerine? Что на нём написали?
Çünkü vedalaşmak için ona ulaşmaya çalıştım. Не могу дозвониться, хотела попрощаться.
Jüpiter hayli gazlı bir gezegendir. Gazdan oluşur. Dolayısıyla üzerine iniş yapıp gezinebileceğiniz katı bir zemini yok. Эта планета состоит из газа, на ней нет твердой поверхности, на которую можно приземлиться.
Elimden geldiğince çok Yeşil Marslı'yı özgür bırakmaya çalıştım. Я пыталась освободить как можно больше Зелёных Марсиан.
Çocuklarının mezarı üzerine yemin et. Поклянись на могиле своего ребенка!
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.