Beispiele für die Verwendung von "Başkan vekili" im Türkischen

<>
Ama başkan vekili ile tanıştın, değil mi? Но ты же встречалась с вице-президентом, верно?
Başkan vekili olmak istedin. Ты хотел быть вице-президентом.
Belediye Başkan Vekili Lance ile birlikte çalışıyorlar. Он вплотную работает с заместителем мэра Лэнсом.
Meclis karar verene kadar başkan yardımcısı, başkan vekili olacak. Действующим президентом будет вице-президент, пока Конгресс не примет решение.
Maury, ikimiz de seçileceğimiz için sizi Başkan Vekili yapıyorum. Дорогой Мори, теперь будем заседать вместе. Будете моим заместителем.
Başkan Vekili sizi arıyor. Вам звонит помощник комиссара.
Soğuk Savaş sona erdi Sayın Başkan Vekili. Холодная война закончилась, госпожа временный президент.
Sayın başkan vekili, Bay Escobar'dan önemli bir mesajım var. Сеньор вице-министр, у меня важное послание от сеньора Эскобара.
1999'dan 2000 yılına kadar Başkurdistan Cumhuriyeti'nin Bilim, Yüksek ve Orta Özel Eğitimi Devlet Komitesi Başkan Vekili olarak görev yaptı. С 1999 по 2000 год работал заместителем, исполняющим обязанности председателя Государственного комитета Республики Башкортостан по науке, высшему и среднему профессиональному образованию.
1992 yılında yılları arasında Tataristan Cumhuriyeti Yüksek Sovyeti Başkan Vekili seçildi ve 1995'e kadar bu görevi sürdürdü. 1992 - 1995 гг. - первый заместитель председателя Верховного Совета РТ.
2002 yılında yüksek lisansını tamamladıktan sonra Hırvatistan'ın AB misyon başkan vekili olarak görev yaptı. С 2002 года был заместителем главы официального представительства Хорватии в ЕС.
Geçtiğimiz yıl Başkan Guelleh'in Beyaz Saray ziyaretinde Başkan Obama'nın dediği üzere: Когда президент Гелле посещал Белый Дом в прошлом году, Обама дал следующее пояснение:
Maxim Lavrov, Başsavcı Vekili. Максим Лавров, заместитель генпрокурора.
Birkaç yıl önce Başkan Seo'ya gizlice aşıktı. Он влюблён в президента уже несколько лет.
Arkadaşım Sam Foster'ı tanıyor musun? Amerika Birleşik Devletleri Başsavcı vekili. Ты знаешь моего друг Сэм Фостера, заместителя Министра Юстиции США?
Başkan Hanım, gerek kalmayacak. Konuşacak. Мадам президент, этого не потребуется.
Güney Afrika'da bir dava vekili fikrini çok sevdim. Мне понравилась идея индийского адвоката в Южной Африке.
Başkan aramayı bu öğlen yapacak. Президент примет решение сегодня днем.
Martin ast özel sekreter vekili, efendim. O yedek. Мартин - младший заместитель, мэм, он запасной.
Başkan, yardımseverleri ağırlıyordu bu gece. Мэр устроил там сегодня сбор средств.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.