Beispiele für die Verwendung von "büyük annesini" im Türkischen

<>
Hayır, büyük annesini ziyarete gelmişti. Нет, она просто навещала бабушку.
Büyük annesini mi tanıyorsun? А ты её знал?
Başlıklı Kız'ın büyük annesini yiyor. Он съедает бабушку Красной Шапочки.
Bu, basın özgürlüğü için geriye doğru büyük bir adım. Нет, очень хитрого замысла здесь нет.
Kızı, annesini ya da ispiyoncu antrenörünü mağdur etmeyin. Не мучайте девочку, её мать или тренера, который вскрыл этот факт.
Batı Rusya'dan toprak alarak Büyük Ukrayna'yı kurmayı planlıyordu. Он планировал создать государство "Великая Украина", отняв территории от западной России.
Geceyi Ophelia Love'la geçirdikten sonra, Buster gururla annesini ziyarete gitti. После ночи с Офелией Лав, гордый Бастер навестил свою мать.
Resmi istihdam sayısı her yıl artarken, Tacikistan'ın sanayisinin büyük kısmı durgun ve çalışma yaşında olan erkeklerin yarısı Rusya'da iş arıyor. Несмотря на то, что официальные данные о занятости с каждым годом растут, большая часть предприятий Таджикистана не функционирует и половина достигших трудоспособного возраста мужчин в Таджикистане ищет работу в России.
Cam annesini çok sever. Кэм обожает свою маму.
Ülke'dan bu yana Başkan İsmail Omar Guelleh tarafından yönetilmekte ve hükümetin resmi duruşu büyük ölçüde Amerika taraflı bir tutum tercih etmişse de halkın büyük çoğunluğu bu tutumdan gittikçe uzaklaşmışlardır. С года страной руководит Исмаил Омар Гелле, правительство которого проводит в большой степени про - американскую политику, в то время как всё больше людей начинают дистанцироваться от данного направления.
Sen annesini yitirmiş bir evlatsın. Ты сын, потерявший мать.
Şehrin üç büyük okulu St. Francis İlköğretim Okulu, St. Joseph Rahibe Okulu ve Kutsal Kalp Okulu, şehir yönetimi tarafından mecburi tatil edildi. Администрация города вынудила три главные школы в городе (средняя школа Святого Франциска, школа при монастыре Святого Иосифа и школа Святого Сердца) объявить выходной.
Damon benim hayatımı kurtarmak için onun annesini vampire çevirdi. Дэймон обратил ее мать в вампира чтобы спасти меня.
Afgan çocuklar genellikle evlenene kadar aileleriyle yaşar ve ailenin en büyük üyelerinin tüm ev halkı üzerindeki otoritesi hiç şüphe götürmez. Молодежь Афганистана обычно живет со своими родителями до свадьбы, и авторитет старших в доме никогда не ставится под сомнение.
Ji Hyun'un annesini tanımadığımı mı sanıyorsun? я не понимаю мать Джи Хён?
Bu vidyoda ise Dünya'nın en büyük şehri, Tokyo'nun kalbinde gündelik yaşama tanık oluyoruz. На этом видео мы можем на мгновение погрузиться в ежедневную жизнь в сердце Токио, самом большом городе в мире.
Amy, Oonagh'ya bir sır vermiş ve annesini öldürmeyi planladığını söylemiş. Эми рассказала Oonagh ее секрет. Что она планировала убить ее мать.
Filistin halkından büyük bir sıcaklık ve destek görüldü ve yol boyunca Iman, Shareef ve DiaaMahmoud gibi projeye paha biçilemez derecede katkıda bulunan arkadaşlar edindim. Люди Палестины оказали много тепла и поддержки этому арт - проекту; на этом пути я приобрела таких друзей как Иман, Шариф и ДиаМахмуд, невероятно много сделавшие для развития моей идеи.
Lynette, geçmişten dolayı, annesini affedemiyordu... Lynette не смирилась с прошлым своей матери.
Üstünde delik olan büyük siyah bir yumurtaya benziyor. Похож на большое черное яйцо с отверстием наверху.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.