Beispiele für die Verwendung von "barış yanlısı" im Türkischen

<>
Kral 'ınızla görüşmeye barış yanlısı olarak geldik. Мы прибыли к королю, с мирными намерениями.
Barış yanlısı biri olarak ellerime çok kan bulaştırmış olacağım ama iyi hissediyorum. Для пацифиста на моих руках будет многовато крови, но всё нормально.
Bu sadece IDP'lerin hayatlarını Burmese halkına göstermekle kalmayacak aynı zamanda tüm dünyada uluslararası toplulukların ülkeye barış getirmesi için baskı yapmayı denemelerini sağlayacak. Это поможет донести информацию о ВПЛ до широкой общественности, причём не только Мьянмы, но и всего мира, и правительства других стран смогут оказать давление на правительство нашей страны и заставить его установить в регионе настоящий мир.
Savaştan önce Rosenberg Ukrayna yanlısı ve Muscovite (Rus) karşıtıydı. До войны Розенберг имел про - украинские и анти - московитские (русские) идеи.
Bunların arasında: Yerli halkın kendi kaderini belirlemesi; ücretsiz, kaliteli eğitim; yeni bir iş kanunu; göçmenler için haklar ve göç idaresi; evlat edinme ile eşitlikçi evlilik; tedavi amaçlı kürtaj; yeni uyuşturucu madde politikası; ücretsiz, kaliteli sağlık hizmeti; Şilili sanatçılar için haklar; barajların olmadığı bir Patagonya; ve adil barış vardı. Требований довольно много, среди них: самоопределение коренных народов, бесплатное качественное образование, новый трудовой кодекс, права иммигрантов и миграционное регулирование, равность мужа и жены, усыновление детей, право на аборт по медицинским причинам, новая политика в отношении наркотиков, бесплатная качественная медицина, права чилийским людям творчества, Патагония без плотин и свободный мир.
Ben şiddet yanlısı değilimdir Annie. Я не жестокий, Энни.
"Barış" yaz o zaman. Просто напиши: "Мир".
Sertlik yanlısı biri değilim. я не жестокий человек.
barış için vardır ve hümanizmin sembolüdür. Робомир - символ мира и гуманности.
İkimiz de piyasa yanlısı ve devlet karşıtıyız. Оба рыночники, оба против вмешательства государства.
John, barış için büyük fedakarlıklar yapıyor. Джон приносит огромные жертвы во имя мира.
Fazla şiddet yanlısı oldular ve ilişikleri kesildi. Они стали слишком жестокими и были уволены.
Hiç kimse Maquis'den daha fazla barış isteyemez. Больше всего на свете маки желают мира.
Kendisi sadece yükselen bir yıldız değil aynı zamanda Amerika yanlısı. который не просто восходящая звезда, а также проамериканский политик.
"Barış ve sevgiyle." "Мир и любовь".
Daniel şiddet yanlısı biri değil. Дэниел не склонен к насилию.
Barış istediği için mi? Он так хочет мира?
Kürtaj yanlısı da yaklaşık olarak aynı. За выбор - примерно столько же.
Barış ve mutluluğa savaş ilan ediyorum. Я объявляю войну миру и счастью!
Vaino Väljas gibi diğer reform yanlısı komünistlerle birlikte Ruutel, 16 Kasım 1988 tarihinde Yüksek Sovyet tarafından kabul edilen Estonya'nın egemenlik beyannamesinin hazırlanmasında önemli bir rol oynamıştır. Сыграл главную роль в подготовке Декларации о суверенитете, принятой Верховным Советом Эстонской ССР 16 ноября 1988 года.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.