Beispiele für die Verwendung von "düştü" im Türkischen

<>
Bir çocuk içine düştü ve öldü. Ребенок упал в него и умер.
Bir gece evden ayrılldı, Kayalık köşede gezmeye başladı, Ayağı kaydı ve aşağ düştü. Один раз, она ушла из дома, блуждала вдоль утеса, оступилась и упала.
Şubat 1082'de, Venedikli ya da Amalfili bir yurttaşın kapıları Normanlara açmasından sonra Dyrrhachium düştü. В феврале 1082 года Диррахий пал после того, как венецианец Амальфиан открыл городские ворота.
Manyak bir cadı daha. Gecenin bir yarısı buraya düştü. Ещё одна чокнутая ведьма, попала сюда посреди ночи.
Biri düştü ve yandı, diğeri sadece yandı. Один разбился и сгорел, второй просто сгорел.
Sarah'ın ateşi düştü ama durumu stabil değil. Температура Сары спала, но не стабилизируется.
Yani kaç tane melek düştü? Yüzlerce mi? Binlerce mi? В смысле, как много ангелов упало - сотни, тысячи?
Bob Ewell kendi bıçağının üstüne düştü. Боб Юэлл упал на свой нож.
Okul hemşiremiz, Bayan Lancester komada. Dün, çok kötü bir şekilde merdivenlerden düştü. Наша школьная медсестра, миссис Ланкастер в коме, она вчера упала с лестницы.
Bizans deniz seferi ile kısa bir süre geri alınsa da son Bizans noktası Kartaca 698 yılında düştü. Последний оплот византийцев, Карфаген, пал в 698 году. Византийцам в результате специальной военно-морской экспедиции удалось вернуть его, но ненадолго.
Bir adam binadan düştü ve öldü. Мужчина упал с крыши и погиб.
Bir küçük gözyaşı tam buraya düştü. Одна маленькая слезинка упала прямо сюда.
Ron McKenna kaydı ve düştü. Рон МакКенна поскользнулся и упал.
Ama o merdivenlerden aşağı düştü ve öldü. Но она упала с лестницы и умерла.
İşe yaramıştı ama sonrasında anahtar elinden kayıp bagaj bölümüne düştü. Получилось, но ключ выскользнул и упал в багажный отсек.
60GB model fiyatı, dock, FireWire kablosu ve televizyon kablosu ekstra maliyet seçenekleri sunarak, daha az sayıda aksesuarla 449 dolara düştü. Цена за 60-гигабайтную модель упала, а количество аксессуаров было уменьшено, в результате док-станция, кабель FireWire и ТВ-кабель продавались отдельными продуктами.
Dönüp durdu, sonra yorulmuş gibi yavaşladı ve top ikinci düzine yerine düştü. Он кружился, кружился, затем замедлился и вдруг упал в треть цилиндра.
Oyuncak tabancalı bir yığın mağara adamı tarafından kovalandı ve dipsiz bir bok çukuruna düştü. Её загнала толпа неандертальцев с игрушечными пушками, и упала в бездомную яму дерьма.
Buranın yerel sakinlerinden ve trajik bir şekilde o çukura düştü. Он местный житель, который трагически упал в эту яму.
Erkek kardeşim ağaçtan düştü ve bacağını kırdı. Мой брат упал с дерева и сломал себе ногу.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.