Beispiele für die Verwendung von "daha uzun süredir" im Türkischen

<>
Benden daha uzun süredir burdasın. Ты здесь работаешь дольше меня.
Adalet Bakanlığı'ndaki her savcı ve ajandan daha uzun süredir Lobos davasında çalıştığını biliyor muydun? Вы знаете, что изо всех сотрудников Министерства юстиции вы работаете по делу Лобоса дольше всех?
Her birinden daha uzun süredir doktorluk yapıyorsun. Ты был доктором куда дольше их всех.
Bazılarınız diğerlerine göre daha uzun süredir eğitim gördünüz. Некоторые из вас тренируются дольше, чем другие.
Ben senden daha uzun süredir burada oturuyorum. Иди сама, я тут дольше живу.
Hadi AfricaDay ile kıtanın gelişimini hatırlayalım + daha uzun vadeli gelişiminin merkezine kadınları ve genç kızları koyalım. В AfricaDay давайте помнить о прогрессе континента + наиболее важно, чтобы женщины и девушки были центром его долгосрочного развития
Uzun süredir ihmal edilen ABD toprağı olan Porto Riko ve ekonomisi turizme bağlı olan ABD'nin Virgin Adaları üzerinde geçen bir hikaye. Но * таким же является * и то событие, когда ураган проходит прямо через Пуэрто - Рико, территорию, на которую США уже долго не обращают внимания, а также через Виргинские острова, другой район США, выживание которого напрямую зависит от туризма.
Ben de seni daha uzun hatırlıyordum. Я старалась о тебе не вспоминать.
Başarı hikayenize baktığımızda ilk olarak yazar olmayı tercih ettiğinizi ve bu ödülü kazanabilecek bir yerlerden gelmediğinizi görüyoruz ama uzun süredir sanatınızı bilediniz. По публикациям о вашем успехе могло показаться, что вы "начинающий автор" и в какой - то мере пришли из неизвестности, став победителем неожиданно.
Daha uzun sürer ve daha pahalıya patlar. Olumlu sonuç alma şansı daha azdır. Процесс длится дольше, стоит дороже, а его исход еще менее оптимистичен.
Uzun süredir yağan bir yağmurun altında çok duramam. Я не мог больше сидеть в затхлой камере.
Damardan daha uzun süreli kontrast sağlanır. После капельницы получим более четкую картину.
Anlaşılan sana uzun süredir bahşiş vermiyorum. Давненько я не оставлял тебе чаевых.
Ve senin yanımda oturmanı seviyorum, en azından biraz daha uzun bi süre. И когда ты сидишь рядом со мной, это чувство длится немножечко дольше.
Uzun süredir kimse bana böyle seslenmedi. Меня давно никто так не называл.
Sandığından çok daha uzun. Дольше чем ты думаешь.
Uzun süredir evli. Onun spermi gerçekten etkili olur. Он давно женат, его сперма будет эффективна.
Bunu yapmazsam daha uzun yaşayacağımı düşünmüşümdür hep. Думаю, без карьеры я дольше проживу.
Uzun süredir mitolojik bir masalın parçasıydı. Она долго была частью нашей мифологии.
Sağdaki çiçeğin boyu diğerinden aşağı yukarı cm daha uzun. Растение справа, возможно, сантиметров на выше левого.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.