Beispiele für die Verwendung von "değiştirmek zorunda" im Türkischen

<>
Tarihleri sürekli değiştirmek zorunda değilsin. Совсем необязательно было менять даты.
Alttaki boruyu da değiştirmek zorunda kaldım, şimdi mükemmel çalışıyor. Пришлось еще кое-что заменить, но теперь работает как зверь.
Almanlara bırakacak olursak, tutunma noktamız kalmaz ve mevzi değiştirmek zorunda kalırız. Если мы потеряем этот, мы потеряем опорный пункт и придётся отступить.
Kulüp olayından sonra işleri değiştirmek zorunda kaldı. После клуба ему пришлось сделать кое-какие перестановки.
Ayrıca vidaları da değiştirmek zorunda kaldık. Так же нам пришлось удалить шурупы.
Ama değiştirmek zorunda değil, Bilmiyor gibi davranabilirsin. Необязательно. Можешь притвориться, что ничего не знаешь.
Grand Tour yapmaya başlayınca karar verdim. Dışarı çıkıp değiştirmek zorunda kaldım, Ve bunu nasıl düzgün yapacağınızı öğrenirler. Так что, когда мы начали делать "Grand Tour", мне пришлось научиться делать это правильно.
Sonuçta, ben sonunda ben benimkini değiştirmek zorunda biliyordu. Ведь рано или поздно мне пришлось бы поменять свое.
Ya ismimi değiştirmek zorunda kalırsam? Что если мне сменить имя?
Okulumu değiştirmek zorunda kaldım. Мне пришлось сменить школы.
Pervane kayışını değiştirmek zorunda kaldım. Ремень от вентилятора пришлось заменить.
Adımı "Rusty Raydor" olarak değiştirmek zorunda mıyım? И я должен буду стать "Расти Рэйдор"?
Ailen tüm hayatını değiştirmek zorunda kalmış. Твоим родителям пришлось изменить свою жизнь.
Arabayı değiştirmek zorunda kaldım. Надо было сменить машину.
Temiz bir sayfa için adınızı değiştirmek zorunda değilsiniz. Чтобы начать сначала, не обязательно менять имя.
Arabanın yerini değiştirmek zorunda kaldık. Мы должны были переставить машину.
Arabayı çekebilmek için bir lastiği değiştirmek zorunda kaldım. Пришлось поменять шины и буксировать ее четыре квартала.
Hikâyeyi değiştirmek zorunda kaldılar. Им пришлось поменять репортаж.
Afgan büyümek bir parti olduğunda milyonlarca insana selam vermek zorunda kalmaktır. Когда ты должен сказать привет миллиону человек в начале вечеринки
Evet, ama zorla kendini değiştirmek isteyen biri için değil. Но не для того, кто хотел кардинально изменить лицо.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.