Beispiele für die Verwendung von "güneş doğduğunda" im Türkischen

<>
Ama güneş doğduğunda tekrar beslenip güç toplayacak. Но с рассветом он поест и окрепнет.
Bırakın yeşil çayırlarda boydan boya güneş parlasın, bu dünya güvenli bir liman olsun Bırakın dünya çocuklar için güvenli bir yer olsun, bu çok mu şey istemek?... Пусть новое солнце осветит эти зелёные пастбища, пусть этот мир станет безопасным приютом Пусть этот мир станет безопасным для детей, неужели я так много прошу?
Ama şanslı bir çocuksun. Hayvan krallığının başka bir yerinde olsan, anne-baban seni doğduğunda yerdi. Но тебе повезло, в животном мире твои родители съели бы тебя еще при рождении.
Yetkililerin açıklamalarına göre, güneş çarpması ve susuzluktan etkilenen sıcak hava dalgasının mağdurlarının çoğu inşaat işçileri, yaşlılar ve evsizler. По словам властей, большинством жертв стали строители, пожилые или бездомные люди, получившие солнечный удар или пострадавшие от обезвоживания.
Karnını zeytinyağıyla düzenli ovarsan çocuğun doğduğunda çok güçlü olur. Если будешь втирать оливковое масло малыш родится очень сильный.
Bana bir de güneş şemsiyesi ver. Дайте ещё и зонтик от солнца.
Kevin doğduğunda dejeneratif sinir hastalığına sahipti. Кевин родился с прогрессирующий нервной болезнью.
Güneş sistemini ele alalım. Вспомните о солнечной системе.
Gün gelip İngiltere doğduğunda daha büyük bir orduya ihtiyacı olacak. Англии, когда она наконец появится, понадобится огромная армия.
Bugün saç, yarın güneş. Сегодня прическа а завтра солнышко.
Gün doğduğunda ağabeyimin ordusunu yok edeceğim. Утром я разобью армию моего брата.
Herkes güneş sistemimize veda etmeye hazır mı? Все готовы попрощаться с нашей солнечной системой?
Dışarıda çok yağmur yağıyordu Ama inatçı bir güneş ışığı ilk günümzün sabahında yatak odamıza vuruyordu. На улице шел дождь, но маленький упрямый лучик солнца светил прямо на нашу кровать.
Uyu, böyle güzel güneş ışığında! Какое спать, когда такое солнце!
Görecek bir şey yok, güneş ışığı. Нечего тебе здесь делать, солнечный свет.
Pencerenin yerini değiştirdim. Böyle güneş daha iyi geliyor. Я переделал окно, чтобы сюда попадало солнце.
Güneş tepeye dikildi, dostum. Солнце уже встало, дружок...
Defol git, güneş ışığının üstünde yürüyorum! Пошли вон! Я гуляю под солнцем!
Düşman uzay gemileri güneş sistemine giriyor. Враждебные корабли вошли в Солнечную систему.
Güneş batana dek mil gitmiş oluruz. Мы проедем км до заката солнца.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.