Beispiele für die Verwendung von "kendime aşık etmek" im Türkischen

<>
Bir de seni kendime aşık etmek, kendini öldürmene engel olmak ve portakal suyu içmeni sağlamak var. Это - влюбиться в меня, остановить тебя от суицида, или заставить тебя выпить апельсиновый сок.
Şimdi geriye sadece kendime aşık etmek kaldı. Теперь осталось только влюбить ее в себя.
Ülkeyi'de, önce Kenya'ya, sonra Almanya'ya, sonra nihayetinde sığınma hakkı kazandığı ABD'ye terk etmek zorunda kaldı, ancak daha sonra'de öldü. В году он был вынужден покинуть страну, отправившись сначала в Кению, затем в Германию и наконец добрался до США, где он получил политическое убежище и прожил до своей смерти в году.
Buna aşık olacak ve her şey yoluna girecek. Она полюбит её, и все будет отлично.
Bir ara kendime bir isim takmıştım. Red - Handed Jill. Я могу придумать себе имя вроде "Кровавой Мэри".
Etmek zorundayım. Bu benim görevim. Приходится, это моя работа.
Sanırım Wendigo aşık insanlara saldırıyor ya da en azından iyi bir kalbi olanlara. Кажется, этот Вендиго нападает на влюблённых или на людей с добрым сердцем.
Kendime zaman ayırmam gerek. Çocuklarıma daha çok zaman ayırmam gerek. Мне нужно время для себя самой и для моих детей.
Her şeyin temiz olduğunu kontrol etmek istiyorlar, değil mi? Они просто проверят, чтобы везде было чисто, да?
Teşekkürler, almayayım. Son dakikada harıl harıl hediye arayan bir aşık, hayatta uğraşmak istediğim son şey. Последнее, с чем я хочу возиться, это паникующий влюбленный, в последнюю минуту ищущий подарок.
Kendime bir paket teslim etmen için seni tutmam. Я бы не стал посылать посылку самому себе.
Hani şu filmdeki sürekli dans etmek isteyen karakter gibi. Как персонаж из фильма, который просто хотел танцевать.
Bir çocuğa aşık oldum. Я влюбилась в парня.
Ve eğer ben bir akvaryum isteseydim, Kendime bir akvaryum alırdım! Если я захочу чертов аквариум, я сам себе его куплю!
Söz konusu mültecilere yardım etmek olunca deneyimin, paha biçilemez değerini açığa çıkarıyor. Когда речь идет о помощи беженцам, ваш опыт может оказаться просто бесценным.
Benji bana aşık değil. Бенджи не любит меня.
Yani, bu arada kendime bir de kadın alırım diyordum, ama... Я думал, что мог бы заполучить жену тем временем, но...
Bizi yok etmek için bir virüs yaptılar. Они сделали вирус, чтобы уничтожить нас.
Demek aslan kuzuya aşık oldu. И лев влюбился в овечку.
Kendi kendime bir kız bulabilecek durumdayım. Я способен сам найти себе девушку.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.