Sentence examples of "nefret" in Turkish

<>
show all
Ben yerim ve yalnız yemekten nefret ederim. Я ем и ненавижу есть в одиночестве.
Dünyanın benden nefret etmek için her türlü gerekçesi olduğunu biliyorum. Я знаю, что мир меня ненавидит не без причины.
Nasıl kendi babandan nefret edebilirsin? Как можно ненавидеть собственного отца?
Bu insanlar ülkenden nefret ediyor, Tim. Эти люди ненавидят твою страну, Тим.
Kalplerimiz hırs, nefret ve şüpheyle dolu. Сердца полны жадности, ненависти и сомнений.
Elbette, Filistinlilere uygulanan tarihi haksızlık nefret ve öfke doğuruyor. Очевидно, историческая несправедливость к палестинцам порождает ненависть и злобу.
Bu kadar nefret ediyorsan, onu neden işe aldın? Если ты так её ненавидишь, тогда зачем нанял?
Luke Cage kuzenimden ve benden nefret etmiyordu yani, öyle mi? А Люк Кейдж, конечно же, не ненавидел моего кузена...
Ondan nefret ediyordum ama o bana karşı hep kibar davranıyordu. Я ненавидела его, но он был добр ко мне.
Her zaman partilerden ayrılmaktan nefret ederim özellikle bu akşamki gibi alışılmamış şekilde tahmin edilemez veya garip partilerden. Я не люблю уходить с вечеринок, особенно, когда они странно заканчиваются. Вот, как сегодня.
Treville ve De Foix annenden nefret etmişti. Тревиль и Де Фуа ненавидели твою мать.
Adamla sürekli tartışırdı, o ise bundan nefret ederdi. Они ругались, а он такого терпеть не мог.
Bana eski kafalı diyebilirsiniz ama birbirinizden nefret ettiğiniz zamanı tercih ederim. Merak etme. Пусть я старомодна, но мне нравилось, когда мы друг друга ненавидели.
Bazı insanlar seni sever, ve bazıları nefret eder. одним людям ты понравишься, а другие тебя возненавидят.
Bahse girerim sen pizzadan nefret ediyorsun. Могу поспорить, вы ненавидите пиццу.
Silas'tan nefret eden Gezginler'in neden benim onu öldürmemi engellemek istedikleri hakkında bir fikrin var mı? Есть идеи, почему Странники, ненавидящие Сайласа, решили не дать мне убить его?
Şeytan bu dünyayı nefret ve günahla doldurmak için komplo kuruyor. Дьявол плетёт интриги, чтобы заполнить мир ненавистью и грехом.
Katolikler bile Catherine de Medici'nin kral vekili olma ihtimalinden nefret ediyor. Даже католики презирают идею о Катерине де Медичи в качестве регента.
Bazı kızlar kanlı şeylerden nefret eder. Некоторые девочки терпеть не могут кровь.
O pis bir sapık ve ben ondan nefret ediyorum. Он извращенец и псих, и я ненавижу его.
More
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.

Translation bot

Translation bot

Translate in Telegram

Join for free

PROMT Master NMT

PROMT Master NMT

Accurate document translation

Download